BEŞ YIL İÇİNDE ABD VE KANADA'YA YETECEK KADAR YENİLENEBİLİR ENERJİ

İklim ve enerji politikası üzerine gazetecilik yapan Josh Gabbatiss’in 12 Ocak 2024’de Carbon Brief’e yapmış olduğu haberde, dünyanın artık önümüzdeki beş yıl içinde ABD ve Kanada’ya eşdeğer enerji sağlamaya yetecek kadar güneş, rüzgâr ve diğer yenilenebilir enerji kaynaklarını üretme yolunda ilerlediğini bildirmektedir.

Hızlı büyümenin aynı zamanda Uluslararası Enerji Ajansı (UAE)’yı bir kez daha yenilenebilir enerji tahminlerini önemli ölçüde yükseltmeye zorladı ve sadece bir yıl önce yaptığı beş yıllık tahmine ekstra 728 gigawatt (GW) kapasite ekledi. Bu, Almanya ve Hindistan'ın toplam elektrik kapasitesinden daha fazladır.

Ajans, bu büyümeyi güneş enerjisi maliyetlerinin düşmesine ve özellikle Çin’deki olumlu politika rejimlerine bağlıyor. Yeni güneş ve kara rüzgârı artık hemen hemen her yerdeki yeni fosil yakıtlı enerji santrallerinden daha ucuz elektrik sağlıyor ve aynı zamanda mevcut fosil yakıt varlıklarının çoğundan daha ucuzdur.

UEA’ya göre, bu kadar hızlı genişlemeye rağmen dünya şu anda COP28’in yenilenebilir enerji kapasitesinin 2030 yılına kadar üç katına çıkarılması hedefine ulaşma yolunda olmadığını da belirtmektedir. UEA’ya göre geçen yıl, dünya başta güneş ve rüzgar enerjisi olmak üzere fazladan 507 GW’lık yenilenebilir kapasite inşa ettiğinden, “yenilenebilir enerji büyümesi için bir adım değişiklik” olmuştur. Bu, önceki yılın inşaatına göre %49’luk bir artıştı. Yenilenebilir kapasite artışının rekor seviyelere ulaşması üst üste 22. yıl olmuştur.

2023-2028 arasındaki altı yıllık dönemde, UEA’nın “ana” tahmini kapsamında ilave 3.684 GW’lık yenilenebilir enerjinin devreye girmesi bekleniyor. Bu, küresel olarak kurulu mevcut toplam yenilenebilir kapasitenin iki katıdır.

2023 yılında hem şebeke ölçeğinde hem de çatılarda güneş enerjisi, özellikle Çin’deki büyüme nedeniyle kapasite ilavelerinin dörtte üçüne ulaşmıştır. Önümüzdeki beş yıl içinde, 3.174 GW’lık yeni kapasitenin %73’ü, yine büyük ölçüde Çin tarafından sağlanacak olan güneş enerjisi olacaktır.

Josh Gabbatiss’in hesaplamalarına göre, bu 2024-2028 döneminde yenilenebilir kaynaklardan fazladan 4.963 terawatt-saat (TWh) elektrik üretimi görülmesi bekleniyor. Bu, 2022 yılında dünya elektrik üretiminin altıda birine tekabül ediyor. Bu, ABD ve Kanada’nın tüm elektrik talebinin yeni inşa edilen yenilenebilir enerji kaynaklarıyla karşılanmasına eşdeğerdir.

UEA, 2028 yılına kadar yenilenebilir enerjinin küresel elektrik üretiminin %42’sini, rüzgar ve güneş enerjisinin ise %25’ini oluşturacağını tahmin ediyor. Bu dönemde herhangi bir büyüme görülmemesine rağmen, hidroelektrik enerjinin hâlâ en büyük tek yenilenebilir enerji kaynağı olması bekleniyor.

Hepsi birlikte ele alındığında, UEA yenilenebilir enerji kaynaklarının “2025’in başlarında” en büyük enerji kaynağı olarak kömür enerjisini geride bırakacağını söylüyor. (Bir yıl önce ajans, yenilenebilir enerji kaynaklarının üç yıl içinde dünyanın en büyük elektrik kaynağı haline geleceğini söylemişti.)

Bu büyümenin en büyük etkenlerinden biri yenilenebilir enerji kaynaklarının, özellikle de güneş fotovoltaiklerinin (PV) düşen maliyetidir. UEA’ya göre güneş modüllerinin spot fiyatları 2023’te bir önceki yıla göre neredeyse %50 azaldı.

UEA’ya göre geçen yıl, yeni kurulan şebeke ölçekli güneş ve kara rüzgar kapasitesinin %96’sı, yeni kömür ve gaz santrallerinden daha ucuz elektrik üretti. Üstelik yeni rüzgar ve güneş enerjisi santrallerinin dörtte üçü, mevcut fosil yakıt tesislerinden bile daha ucuz enerji sağlıyordu.

UEA, diğer önemli etkenin ise yenilenebilir enerjinin “130’dan fazla ülkede” sahip olduğu güçlü politika desteği olduğunu söylüyor. 2023 ile 2028 yılları arasında kamu hizmeti ölçeğindeki yenilenebilir büyümenin kabaca %87’sinin “politika planları tarafından teşvik edilmesinin beklendiğini” belirterek, “politikaların yatırım çekmek ve dağıtımı mümkün kılmak için kilit olmaya devam ettiğini” belirtiyor.

Rapor aynı zamanda enflasyon ve yüksek faiz oranlarının maliyetleri artırdığı “yeni makroekonomik ortamın” yenilenebilir enerji sektörü üzerindeki etkisini de vurguluyor. Açık deniz rüzgârı en ağır darbeyi alırken, UEA’nın Çin dışında büyüme tahmini %15 düştü. Raporda ayrıca yenilenebilir ısı tüketimi ve biyoyakıt kullanımı da inceleniyor. Her ikisinin de önümüzdeki yıllarda önemli ölçüde büyümesi bekleniyor ancak UEA, her ikisinin de şu anda Paris Anlaşması ile uyumlu net sıfır senaryosunda görülen gidişat doğrultusunda ilerlemediğini söylüyor.