ELAZIĞSPOR CİDDİYET İSTER

Bu şehir, bu sözleri hak etmiyor!

Elazığspor son yıllarda çok badire atlattı, çok dara düştü ama bir şekilde ayakta kaldı. Fakat bugün gelinen noktada kulübü sahada zorlayan rakipler değil, masada yapılan hatalar zorluyor. Bunu söylemek artık bir eleştiri değil, mecburiyet oldu.

Kulüp Başkanı Ahmet Fethi Yılmaz’ın basına yaptığı açıklamalar açıkçası camiada büyük hayal kırıklığı yarattı.
Bahis soruşturmasına düşen futbolcularla ilgili sarf edilen şu sözler, Elazığ’ın hiçbir mahallesinde, hiçbir kahvesinde karşılık bulmaz:

“Bir kere 50 lira bahis oynamış olabilirler, uyarı verilseydi daha iyi olurdu.”

Kusura bakılmasın ama bu söz, bir kulüp başkanının kullandığı dil olamaz.
Bu şehir üç kuruşluk meselede bile “eğriye eğri, doğruya doğru” derken, kulübün başındaki kişinin böylesine hafife alan bir yaklaşım sergilemesi kabul edilemez.

Bir de üzerine…

“Kadrodaki sıkıntıyı kendi içimizde çözeceğiz.”

Denilince, mesele iyice arapsaçına dönüyor.
Sanki ortada sıradan bir idari hata varmış gibi bir dil…
Yok öyle bir dünya.

Bu işin şakası yok.
Bu mesele “günlük dil” ile değil, kurumsal dil ile yönetilir.

Elazığspor’un adı geçiyor burada.
Bu şehrin onuru, emeği, yılların birikimi var.

Sezon Planlaması da Dağınık..

Hadi iletişimi geçtik…
Kadro mühendisliği desen yok, transfer politikasında isabet yok, sezonun yarısı gelmiş takım hâlâ istikrarsız.
Bu kadar yanlış üst üste ancak bu kadar denk getirilebilirdi.

Bugün sahadaki aksaklıkların çoğunun temelinde yönetimsel zafiyet yatıyor.
Bunu görmek için teknik direktör olmak gerekmiyor; tribünde oturan taraftar bile görüyor.

Elazığspor Ciddiyet Bekler...

Şunu açık açık söyleyelim:

Elazığspor’un büyüklüğü bu tarz açıklamalarla taşınmaz.
Bu şehir, yönetimden “idare ediyoruz” tavrı değil,
kararlı, dik duran ve kulübün ağırlığını bilen bir duruş bekler.

Elazığspor’un bugün ihtiyacı olan şey; günü kurtaran cümleler değil,
kulübü toparlayacak ciddiyet, disiplin ve vizyon.

Yoksa bu yönetim anlayışıyla geleceği konuşmak biraz zor.