GÜNDEM

MİLLETVEKİLİ EROL’DAN DEPREM BÖLGESİNDEKİ YIKIMLARLA İLGİLİ ÖNEMLİ UYARİ

Vekil Gürsel EROL, Kahramanmaraş merkezli deprem felaketlerinin etkilerinin halen daha devam ettiğini vurgulayarak deprem bölgesindeki asbest tehlikesine dikkat çekti...

Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Elazığ Milletvekili Gürsel EROL Kahramanmaraş merkezli deprem felaketlerinin etkilerinin halen daha devam ettiğini vurgulayarak deprem bölgesindeki asbest tehlikesine dikkat çekti.
6 Şubat 2023 tarihinde meydana gelen depremler sonrasında 11 ilde hasarlı binaların yıkımları ve enkaz kaldırma çalışmaları devam ediyor.
Deprem bölgesindeki yüzbinlerce bağımsız bölümün yıkım çalışmaları devam ederken özellikle yıkımlarda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından yayımlanan yönetmeliğe uyulmamasından kaynaklı bir asbest sorunu ortaya çıkmış durumda. Yıkım sonrası yeteri kadar su kullanılmamasından ve yönetmelikte açıkça belirtilmesine rağmen ayrıştırma işlemlerinin şehir dışında belirlenen alanlarda yapılmamasından kaynaklı olarak havaya karışan asbest miktarının her geçen gün arttığına ve insan sağlığını tehdit edecek boyuta ulaşarak gelecek yıllarda binlerce insanın ölümüne sebebiyet verecek bir hale evrildiğine dair birçok uyarı yapılıyor.

MİLLETVEKİLİ EROL’DAN YETKİLİLERE ÇAĞRI

CHP Elazığ Milletvekili Gürsel EROL da asbest sorununu gündeme aldıklarını belirterek: “Son günlerde deprem bölgesinde konuştuğumuz uzmanlardan bu konuda önemli şikayetler almaktayız. Deprem bölgesinde yaşayan halkımız da bizlere sık sık yıkım konusunda tepkilerini dile getiriyorlar. Bu konuda yapılması gereken nedir? Yönetmeliğe uyulmasıdır. Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı tarafından Elazığ’da 2020 yılında meydana gelen deprem sonrası hasarlı binaların yıkım sürecinden elde edilen tecrübe ile 13 Ekim 2021 tarihinde kapsamlı bir yönetmelik yayımlandı. “Binaların Yıkılması Hakkında Yönetmelik” kapsamında şu anda maruz kaldığımız bu sorunun aslında hiç ortaya çıkmaması gerekirdi. Yönetmelik de de açık açık belirtilmektedir, yeteri kadar su kullanılması ve ayrıştırma işlemlerinin şehir dışına taşınması gerekiyor. Bu kurallara uyulmadığında görüyoruz ki iş artık sağlığımızı, geleceğimizi tehdit edecek boyuta ulaşıyor. Burada özellikle yerel yöneticilerimize büyük görev düşüyor. Yıkım konusundaki ihale süreçlerinde çok titiz davranılması, işin altından kalkamayacak firmalara bu yıkım ihalelerini verilmemesi gerekiyor. Sonrasında da bir denetim mekanizması olması şart. Valiliklerimiz ve ilimiz bürokrasisindeki yetkililer bu konuya daha fazla özen göstermeliler. İhale verildi ama bu firma yönetmeliğe ne kadar uyuyor, yıkım anında yeteri kadar su kullanıyor mu, ayrıştırmayı şehir dışında yapıyor mu? Kurallara uymayan firmalara mutlaka yaptırım uygulanmalı. Bu yaptırımlar da caydırıcı olmalı.” şeklinde konuştu.