Elazığspor-Vanspor FK maçı sonrası yaşanan olayların ardından Elazığspor taraftarlarının gözaltına alınması kamuoyunda tepkilere neden oldu. Gençlik 23 ve Narkoz taraftar grupları ortak bir açıklama yaparak, tribün liderlerine yönelik baskıların dayanılmaz bir noktaya ulaştığını belirtti.
TARAFTARLARDAN YETKİLİLERE SESLENİŞ…
Yapılan ortak açıklamada şu ifadelere yer verildi: “Buradan Elazığ'ın tüm yetkililerine açık çağrımızdır: Başta Sayın Valimiz olmak üzere Elazığ milletvekilleri, belediye başkanları, il başkanları ve emniyet birimleri... Bu şehirde yaşananlara karşı sessiz kalmanız, kamu vicdanında derin bir yara açmaktadır. Son günlerde Elazığspor tribünlerinden bazı taraftar kardeşlerimizin gözaltına alınmasıyla başlayan süreç, tribün liderlerine yapılan baskılar artık kabul edilemez bir noktaya ulaşmıştır. Yaşananlar sadece birkaç gözaltı vakası değildir; bu, Elazığspor camiasına yönelik açık bir sindirme politikasıdır.”
“BİZE GÜNAH KEÇİSİ ROLÜ BİÇİLMEYE ÇALIŞILIYOR”
Taraftar grupları açıklamada şu soruları yöneltti: “Türkiye'nin dört bir yanında yaşanan çok daha ağır tribün olaylarında dahi kimsenin gözaltına alınmadığı durumlar ortadayken, Elazığspor taraftarına yönelik bu orantısız müdahaleyi iyi okumak gerekiyor: Bize günah keçisi rolü biçilmeye çalışılıyor! Kamuoyuna soruyoruz: Van'daki ilk maçta kaç kişi gözaltına alındı? Kaç kişi yargılandı? Aynı standartlar neden Elazığ'da geçerli değil?
Gözaltına alınan kardeşlerimizin büyük kısmı yıllardır Elazığspor'un peşinde koşan, bu şehri temsil eden, tribün kültürüne katkı sunan insanlardır. Şayet ortada bir suç varsa, elbette hukuki süreç işletilsin. Ancak suçun şahsiliği ilkesi yok sayılarak, tribünler topyekûn cezalandırılmak isteniyorsa; buna karşı sessiz kalmamız beklenemez.”
ADALET VE ŞEFFAFLIK ÇAĞRISI
Son olarak açıklamada, Elazığ’ın seçilmiş ve atanmış tüm yöneticileri hukuka ve kamu vicdanına uygun hareket etmeye davet edilerek, şu çağrıda bulunuldu: “Yaşanan sürece müdahil olarak şeffaflık ve adaletin tesisi için gerekli adımları atın. Bu sadece bir tribün meselesi değildir; bu, adaletin herkese eşit işlemesi meselesidir.”