KANYONLAR DİZİSİ

Hatırlarsaz, bir süre önce 80’ler dizisi Elazığ da çekilecek diye haberler çıkmıştı ve olmadı. Boşverin ben size tamamen yerli yapım olan geçenlerde birinci bölümü bu haftada ikinci bölümü yayınlanan KANYONLAR dizisinden bahsedem alın size; ikinci bölüm.

Traktörle kanyonlara turist taşındı haberine bir hafta güldüm sonra Valilik; Elazığ sınırları içinde olmadı diye açıklama yapınca inanıp mosmor oldum ve gülmemi kestim. Akabinde yayınlanan ve bayan basketbol takımınında kanyonlara traktörle gittiği haberini görünce gülmeme ara verdiğim yerden devam etmeye başladım ha ha ha siz  beni güldürdünüz, Allah da sizi güldürsün.

                                                                             *** 

ELAZIĞ’A NASIL GELİNİR?

Elazığ Havaalanı 1 Ekim’de, 45 günlüğüne kapanacaktı. Neyseki erken ayıkıldı da şehire gelişlerin yoğun olacağı tarih ileriyi gören kişilerin uyandırmasıyla başka bir tarihe ertelendi. Her ihtimale karşı uçak olmadığı zaman Elazığ’a nasıl nerden neyle gelinir, konusuna bir değinmek lüzumu hissettim. Özellikle üniversite öğrencileri ve aileleri için.

1-) Gene uçakla gelebilirsiz nasıl mı Elazığ üzerinden geçen uçaklardan birine binersiz ve uçak Elazığ üstüne geldiğinde paraşüt ile atlarsız.

2-) Deniz kenarındaki şehirlerde oturisez vapura binin, Basra körfezinden Fırat  nehrine girin, santraller üzerinden aktarma yapın Elazığ kıyılarına (barajdan) ulaşırsız.

3-) Doğu ve Güneydoğu’ya turlar düzenleyen trenlere(Doğu ekspresi, Güneydoğu ekspresi) binin Elazığ’a en yakın noktalarda inin yürüyerek kampüse ulaşırsız.

4-) Direk otobüslerimiz var, Batı’dan gelenler için Gürün’de çay molası çaylar şirketten Kömürhan’da kavurma ve Elazığ.

5-) Özel araçlarıyla gelecekler ise açsınlar navigasyonu bayanın tarif ettiği yolu izleyerek direkt gelirler.

6-) Yaya gelmeyi düşünenler dağ doğa yürüyüşü yapan gruplara katılabilirler ya da otostop yaparak Elazığ’a ulaşabilirler. Yalnız yaya gelecekler yola biraz erken çıksınlar. Sabah namazından sonra en uygunudur. Öğlen sıcağında mola verip akşam serininde yola devam etsinler.

Yani sizin anlayacağınız Elazığ ulaşılması zor fizanda bir şehir değil. Okumaya okutmaya gönlünüz varsa bir şekilde değil en az yazdığım 6 şekilde şehrimize ulaşabilirsiniz. Şimdiden hoşgeldiniz. Başımızın üstünde yeriniz var.

                                                                              ***

JAPON TURİST

Oldum olası Japonlara karşı bir sempatim vardır. Çalışkan, milliyetçi, kültürüne bağlı, cesur, sempatik bir millettir. Onlarla ilgili çevrilmiş filmleri de zevkle izlemişimdir. Hele bir tanesi vardır ki hala hafızamdadır. Dizinin adı; “SHOGUN”. Dizide geçen sözler unvanlar; bakaramasu , anjinson gibi hala daha dilimdedir. Benim yaştakiler siz de hatırladız değil mi?

Bisikletiyle dünya turuna çıkan “Shogen Kameda” ilimizde talihsiz bir şekilde bıçaklanınca aklıma Japonlar geldi. Japon turist Elazığ’da da samurayların olduğunu görünce bayağı bir şaşırmıştır herhalde, neyse ki yapan yakalanmış yetkililerde Japon turiste sahip çıkmış bizede artık özür dileyip geçmiş olsun demek düşer. “SUMİMASEN SAYONARA”

                                                                              ***

ESKİ HÜKÜMET KONAĞI

Eski hükümet konağı yıkılmadım ayaktayım der gibi karşımızda duruyor. Kimlere ev sahipliği yapmadı ki; “stepne bina”  ortada kalan bu binaya çöktü. Şimdilerde ise kapı kapalı duvarında bir tabela asılı terk edilmiş, “KENT MÜZESİ” olmayı bekli “Bekle babam bekle” esas mevzu ise konağın önünün görüntüsü. Aşı çadırı, Kan bağışı tırı, ambulans ve polis araçları tüm bunları kapının önüne yığacağınıza verin bir katı emniyete bir katıda Sağlık Müdürlüğüne araçlarıda kaldırın bir kenara bu dağınık ve hoş olmayan görüntü ortadan kalksın. Zira bura bizim misafir odamız. Elazığ’a gelenlerin ilk önünden geçtikleri yer. Bilmeyen biri buradan geçerken yav acaba deprem filan mı olacak da bu çadır, ambulans kan bağış aracı, emniyet araçları buraya toplanmışlar. Hazırda bekletiler neyse en kısa zamanda eski hükümet konağımız KENT MÜZESİ olur da hak ettiği değerine kavuşur inşallah.

                                                                             ***

BILDIRCIN AVI

Kırk yıldır ava giderim. Avcıların maceralarını dinlerim. Her türlü avıda dinleyip duymuşumdur. Bıldırcın avında kasetle avlanıldığınıda duymuşumdur. Karşı olduğumuda adil olmayan bir av şekli olduğunuda belirteyim.

Bıldırcın avında balık ağının kullanıldığını ilk defa duyim. Peki bu avcı arkadaşlar kayıkla mı gitmişler yanlarına  olta da almışlar mı denizde mi avlanisiz? karada mı avlanisiz? Anlamadım gitti. Korkam bu avcılar balık  tutmaya da tüfek ile gideler iyi mi?

HAFTANIN FIKRASI

Sen Japon musun hemşerim?

-Yok kardeşim ne Japonu!

Aradan 10 dakika geçer temel yine seslenir;

Sen Japon musun hemşerim?

-Yok kardeşim nerden çıkardın Japonu, maponu?

Bir 10 dakika sonra yine bizim temel;

Sen Japon musun hemşerim?

- Of git işine deli misin nesin? Değilim işte…

Aradan bir 5 dakika sonra Temel yine aynı soruyu sorunca bizim adam kendini Temel’den kurtarmak için evet Japonum ne olmuş  yani ne var?

Temel’de cevap verir.

-Vallaha hiç benzemiyorsun.

HAFTANIN FOTOĞRAFI