Elinizde neredeyse bir asırlık bir gazete tuttuğunuzu hayal edin; sayfaları sararmış, kenarları yıpranmış, mürekkep kokusu hafifçe burnunuza çalıyor. Bu gazete sıradan bir kağıt parçası değil, 1927 yılında kurulan Turan Matbaası’nın meyvesi ve 1930’da yayın hayatına başlayan Turan Gazetesi’nin ta kendisi. Bir şehrin uyanışını müjdeleyen bu gazete, Elazığ’ın Cumhuriyet dönemindeki ilk ve en eski gazetesi olmanın gururunu taşıyor​. Türkiye genelinde halen yayın yapan yerel gazeteler arasında da en köklü beş yayın organından biri olarak anılıyor​.

1927 yılında Elazığ’da Hükümet Konağı karşısında açılan Turan Matbaası’nın önünde Ali İhsan Turan (ortada) ve çalışma arkadaşları. İlk nüsha için matbaa makinesinin kolunu çeviren kişi, Vilayet Matbaası’ndaki deneyiminin ardından kendi matbaasını kuran Ali İhsan Turan’dı​. Onun öncülüğünde, Turan Gazetesi 1 Mayıs 1930’da okurlarıyla buluştu. Gazetenin serlevhasında yer alan “Siyasi – İçtimai – İktisadi – Halk Gazetesi” ibaresi, daha ilk günden nasıl bir yayın çizgisi benimseyeceğinin işaretiydi​. Siyasetten toplumsal meselelere, iktisadi gelişmelerden halkın günlük dertlerine dek her konu Turan’ın ilgi alanına giriyordu. Yeni Cumhuriyet’in idealleriyle beslenen Turan, Elazığ’da halkın sesi, gözü, kulağı olmayı hedefliyordu.

Turan Gazetesi’nin 5 Mayıs 1931 tarihli bir sayısının manşetinde, başlığının altında “Siyasi İçtimai İktisadi Halk Gazetesi” ibaresi yer alıyor. İlk sayının yayımlandığı o tarihi güne dair anlatılanlar, bugün bile yüreğimizi ısıtıyor. Gazetenin 33. yılında, 1963’te kaleme alınan bir hatıra yazısında Zeki Coşkun, Turan’ın doğuş anını şu sözlerle yad ediyordu: “Otuz üç yıl önce ılık bir Mayıs günü idi… Günlerden beri hazırlıkları yapılan gazete işte o gün çıkacaktı. … O gün… Gazete, okuyucular ve meraklılar tarafından kapışılmıştı…”​ Bu satırları okurken, Elazığ’ın o ilk gazetesi çıktığında şehirde esen heyecan fırtınasını adeta biz de hissediyoruz.

Yıllar yılı Turan Gazetesi, Elazığ’da tek başına yerel basının yükünü omuzladı​. Sonradan kurulan pek çok yerel gazete ve bu gazetelerde yetişen muhabirler, yazarlar Turan’ın açtığı yolda ilerledi. Basın tarihimize baktığımızda, Ahmet Kabaklı gibi usta edebiyatçıların gençliklerinde Turan’da yazdığını, hatta Cemil Meriç gibi ünlü fikir adamlarının eserleri bu sayfalarda yer bulduğunu görüyoruz​. Turan Gazetesi, her şeyden önce basın ilkelerine sadık duruşuyla takdir toplamıştır. Gerçekten de Turan’ın sayfaları, “tarafsızlığını kaybetmeyen ve hiç kimsenin menfaatine alet olmayan, sadece memleket ihtiyaçlarını belirten” bir yayın politikasının aynasıydı​. Kurucusu Ali İhsan Bey ve onu izleyen evlatları, gazetenin çizgisini hep bu doğrultuda tutmaya özen gösterdiler. 96 yıllık yayın hayatı boyunca sayısız kez Elazığ’ın ve Elazığlıların sorunlarını manşetlere taşıyıp çözüm arayışlarına öncülük etti Turan​. Halkın sesi oldu, gerektiğinde yöneticilere yapıcı eleştiriler yöneltti. Sıradan vatandaşın derdini, talebini cesurca dile getirdi. Bu tavrıyla Elazığ’ın hafızasında müstesna bir yer edindi.

Günümüzün dijital çağında Turan Gazetesi, değişen koşullara ayak uydurarak varlığını sürdürüyor. Uzun yayın hayatı içinde belki zaman zaman duraklamalar yaşadı; hatta yakın geçmişte kısa bir ara vermek zorunda kaldı. Fakat kısa bir süre sonra yeniden ayağa kalktı ve okuyucularıyla buluşmaya devam ediyor. Şu an gazetenin imtiyaz sahibi, kurucunun torunu Murat Turan’dır ve Turan Gazetesi basılı ve dijital yayını sürdürüyor. Artık internet üzerinden günlük haber akışıyla da okurlarına ulaşıyor, fakat 96 yıllık çizgisinden ödün vermiyor​. Yine Elazığ’ın meselelerini gündeme taşıyan, halkın sesi olma misyonunu koruyan bir yayın politikası güdüyor. Eski ile yeniyi buluşturan bu dönüşüm, Turan’ın yaşayan bir çınar olarak hayatına devam etmesini sağlıyor.

Turan Gazetesi’ni elinize aldığınızda hissedeceğiniz şey, sadece nostalji değildir. Aynı zamanda bir gurur dalgası sarar insanı. Bu gazete, sayfalarında Elazığ’ın bir asra yaklaşan hikâyesini taşır. Dedelerimizin, ninelerimizin gençlik anıları bu satırlarda gizlidir. Turan’ın her yeni sayısı çıktığında, geçmişe duyduğumuz özlem ile geleceğe dair umudumuz harmanlanır. Elazığ’ın ilk matbaa mürekkebinden doğan bu efsanevi gazete, bize geçmişimizi hatırlatırken, bu köklü mirasa sahip çıkma sorumluluğunu da yükler. Tarihine sahip çıkan bir şehir, geleceğine güvenle bakabilir. Nice yıllara Turan Gazetesi, iyi ki varsın!