Elazığ’da turizmi canlandırmak ve turizm piyasasında Elâzığ’ ı marka yapmak amacı ile Elâzığ Kültür ve Tanıtma Vakfı öncülüğünde TURSAB’ la 11-14 Nisan/2019 tarihlerinde Malatya ve Elazığ için bir tanıtım programı gerçekleştirilmişti. “Elazığ Malatya Fırat Turu” programı çerçevesinde ilimize ilk defa kapsamlı ve amaçlı olarak 35 seyahat acentesi yetkilisi gelmiş; tarihi ve kültürel varlıklarımızı tanıtma ve turizm çekim merkezlerimizi gösterme fırsatı bulmuştuk. Bu tanıtım programından sonra Elazığ merkezli ‘’Yukarı Fırat Turları” düzenlendiğini, bu nedenle Elazığ’ a ve Harput’ a artan bir şekilde turist geldiğini öğreniyoruz.

Turizm altyapısı ile ilgili eleştiri ve uyarılarımızın dikkate alınmaması bir yana tespit edilen eksiklik ve yanlışlıkların düzeltilmemesi, turizm için önerdiğimiz “öncelikli sektör” tercihinin dikkate alınmaması, turizm adına iyi niyetle başlattığımız girişimlerin sahaya sürülmesine engel oldu ve başlayan iyi gelişmeler aynı ölçüde devam etmedi.

Şimdi Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın Mezopotamya’nın tarihi, kültürü ve gastronomisiyle keşfedilmesini sağlamak amacı ile yedi Mezopotamya rotası oluşturmaya çalıştığını öğreniyoruz. Büyük Mezopotamya turu, “Buğdayın İzinde”, “Büyük Taşların Gizemi”, “Mozaik Yolu”, “Merhamet Turu”, “Hititlerden Kommagene’ye ve Sanat ve Bilimin Peşinde Artuklular” konseptlerinden oluşuyor. Büyük Mezopotamya turu en az dokuz günlük olup, Gaziantep’ ten başlıyor, Birecik ile devam ediyor ve Halfeti’de son buluyor. Bu güzergâh, Şanlıurfa, Adıyaman, Diyarbakır, Mardin, Siirt, Batman, Malatya ve Elazığ illerini kapsıyor. (*)

Turun içeriği anlatılırken; Gaziantep’ in tarihi hanları, hamamları, çarşıları ve dar taş sokakları ile Dünyanın en büyük mozaik müzesi olan “Zeugma Arkeoloji Müzesi”, Şanlıurfa’daki “Haleplibahçe Mozaik Müzesi” ile Dünya’nın en eski anıtsal tapınak yapısı olan “Göbeklitepe”,  Adıyaman’daki tanrıların tahtı olan Nemrut Dağı, Malatya’ da bir kase buğday karşılığında ilk asgari ücretin ödendiği “Aslantepe Höyüğü”, Diyarbakır’ da Suriçi’ndeki “Artuklu Sarayı” ve kale surları tanıtılırken Elazığ’ da sadece Harput’ ta eğri minareli Ulu Camii’ den çok kısa bir kesit sunulmuştur. Oysa, 4 bin yıllık tarihi geçmişi ile birçok uygarlığa ev sahipliği yapmış Harput’ tan söz edilirken UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesinde yer aldığından ve insanlığın ortak mirası olmaya hazırlanırken, sahip olduğu tarihi ve kültür zenginliğinin dile getirilmemesini kendi tanıtım eksikliğimiz ve bu konudaki yanlışlığımız olarak görüyoruz.

Sonuç olarak; özellikle son dört yıldır daha fazla üzerinde durduğumuz, ancak bir türlü anlatamadığımız turizm potansiyelimizin, üzerinde oturduğumuz tarihi ve kültürel hazinenin dünyaya tanıtılması için bir fırsat olarak Bakanlığın organize ettiği bu tarihi ve kültür turu programının iyi değerlendirilmesini arzu ediyoruz. Doğası, tarihi ve kültürel değerleri ile tanıtım için ilginç olabilecek değerlere sahibiz. Bu nedenle şehrimiz sadece görmek için gidilecek bir yer olmaktan öte, hikayelerini dinleyeceğimiz, ruhunu yaşayacağımız farklı ve ilginç bir yer olduğu görüşündeyiz.

Kaynakça:

(*) “Go Türkiye” web.