Çok zor günler geçiriyoruz. Asrın felaketi / kıyametini yaşadı, vatan coğrafyam! 06 Şubat 2023 Pazartesi Günü, Gece 04.17’de büyük bir kâbusa uyandı ülkem.  Sözün bittiği yere geldik. Fırat Havzası çığlığa boğuldu. Pazarcık (7.7) ve Elbistan (7.6) şiddetinde iki ayrı deprem acıları katlayarak bir büyük imtihana, sabır imtihanına, kendimizle hesaplaşmaya taşıdı…

Ülkemizde bir hafta ‘millî yas’ ilan edildi. Bütün ulusal organizasyonlar iptal edildi. 10 Vilayetimizi içerisinde alan deprem bölgesi, ‘afet bölgesi’ ve OHAL ilan edildi.

Deprem Bölgesindeki illere şöyle bir bakalım; Adana (13.844 km2), Şanlıurfa (19.242 km2), Diyarbakır (15.168 km2) Kahramanmaraş (14.520), Malatya (12.259), Adıyaman (7.337), Gaziantep (7.025), Hatay (5.524), Kilis (1.312), Osmaniye (3.320),

On ilimiz toplam yüzölçümü, (99.551 km2) Asrın Kıyameti olarak nitelendirilen Kahramanmaraş Depremi, yerküresinde ve beş kıtada bulunan birçok ülkeden daha geniş bir coğrafyayı etkilemiş bulunuyor. Aman Allah’ım, sen bizlere sabır ver, dayanma gücü ver, kalbimize sükûnet ver. Yarabbi, sen bizlere akıl, idrak, iz’an, şuur ver. Sen bizlere merhamet eyle!

Doğu ve Güneydoğu Anadolu’nun verimli topraklarına sahip bulunan 10 Deprem İlimizin nüfus potansiyeline de şöyle bir bakalım; Türkiye’nin 2022 yılı sonu nüfusu; “85 milyon 279 bin 553” Deprem Bölgesindeki on ilimizin nüfusları şöyle;

Adana (2.274.106), Şanlıurfa (2.170.110), Gaziantep (2.154.051), Diyarbakır (1.804.043),

Hatay (1.686.043), Kahramanmaraş (1.177.436), Malatya (812.580), Adıyaman (635.169), Osmaniye (559.405), Kilis (147.919)

Afet Bölgesi İlan edilen şehirlerimizden, Adana, Şanlıurfa, Gaziantep, Diyarbakır, Hatay, Kahramanmaraş, Malatya illeri aynı zamanda, “Büyük Şehir Statüsünde…” bulunuyorlar.

Bir diğer önemli başlık ise, Deprem Bölgesinde yer alan, 10 Şehrimizin, 2023 yılı Ocak Ayı İhracatı;

Türkiye’nin toplam ihracatının, “yüze 8.76’larını…” oluşturuyor. Sadece Ocak-2023 ayında, deprem bölgesi illerimizden yapılan toplam ihracat; “1 milyar 486 bin 851 dolar!”

2022 Yılı İhracat Rakamlarıyla Deprem Bölgesinin ekonomik potansiyelini de görelim;

Gaziantep (10. 523.349.), Hatay (3.564.517), Adana (3.007.916), Kahramanmaraş (1.464.301),

Malatya (455.029), Osmaniye (371.652), Diyarbakır (294.851), Şanlıurfa (257.347), Adıyaman (100.070), Kilis (97.227),

Deprem Bölgesindeki 10 İlimizin toplam İhracatı; “20 milyar 509 milyon 926 bin dolar!”

Deprem Bölgemizi bir daha gözlerimizin önüne getirelim. 108 bin 934 km2 üzerinde yaşayan İliyle, ilçeleriyle, köyleriyle birlikte, “yaşlısı-genci, kadını ve çocuğuyla birlikte 14 milyon insanımız…”

Deprem ve deprem sonrası, “bir yanda kaybettikleri yakınları, bir tarafta yıkılan binalar ve dışarıda yağışlar ve amansız soğuk!” Tek kelimeyle, ‘ürperten dayanılmaz bir tablo…’

İnsan, “üç beş damla kan, yüzlerce kaygı ve endişe!”  Deprem anı ve sonrası korku ve endişenin dağlara tırmandığı farklı bir zaman dilimini yaşıyorsunuz! O güzelim şehirlerin yerlerinde, ‘kıyamet manzaraları…’ soğuk rüzgârlar esiyor.

Şu günlerde en zorlu bir imtihandan geçiyoruz. Anadolu insanının sağduyusuna her zaman için inanmışımdır. O sağduyuyla bizler iç huzuruna/ gönül rahatlığına en sıkıntılı zamanlarda eriştik. Bugünler, ‘deprem ve sonrası…’ toplumu inşallah esenliğe çıkaracak geçiş dönemidir. Bu dönemde, ‘birlik ve beraberlik içerisinde dayanışma şuuru…’ çok önemlidir. Her gecenin bir sabahı, her kışın bir baharı olduğu düşüncesiyle birlikte/ beraber geleceği inşa ve ihya içinde elbirliği içerisinde olacağız.

Her şeyden önce, Anadolu “Deprem Ülkesi…”  Bu topraklarda, ‘acılar ve çığlıklar yakamızı bırakmadı…’  Depremle birlikte yaşamak elbette ki, depreme de hazırlıklı olmaktır…

Şu güzel vatan coğrafyamızda, ‘iyiliklerin’ her zaman ve her mahfilde hâkim olmasını arzu ederiz.

Ne diyoruz, “eksilerin çarpanı, artıların çarpanından büyük olursa felakette büyük olur!”

Nisa Suresi 79 ayette şöyle buyrulur; “Sana isabet eden her iyilik Allah’tandır. Sana isabet eden her kötülük ise nefsindendir” Artık, “her binanın kimliği olmalı!”  İşte, o kimlik sorgulanmak için de bir ölçüdür… O pencereden bakarak ne diyoruz; “Katil binaları inşa edenler/ Nasıl bir ruh haletine sahipler!”  Bizim inancımız, ‘imanla, insan sevgisini aynı terazi içerisine alır’ O iman şuuruyla, o sevgiyle yanlış/ veya hata yapmamak için azami dikkat sarf eder, ‘işinize sarıldığınız zaman titrersiniz’  Vesselam, bizleri zor günler bekliyor.