Kendi şehrimizi, ‘tarihi ve kültürel kimliği ve değerleriyle birlikte’ Gönül Coğrafyamızda paylaşmaktır. Bu güzel kültürü bizler, ‘Şair, Yazar, Sanatkâr dostlarımızla birlikte…’ Elazığ MANAS Gönülevi’nde, “Kürsübaşı Sohbetleriyle” 2006 yılından itibaren devam ettirmeye çalışıyoruz!

Elazığ’ın, “Türk Dünyasının ‘Vuslat Şehri’ olduğundan söz etmiştik Elazığ, “Tarihi buluşturan bir Şehir!” Harput’ta, ‘9 asrı aynı anda teneffüs edebilirsiniz’ Harput,  “Tarihin efsanevi şehri!” Harput günümüzde, “Açık Hava Müzesi!”

Harput’a çıktığınızda,  ‘manevi bir sıcaklık…’ hissedeceksiniz! O sıcaklık,  “âlimlerin, şehitlerin, sadıkların, sıddıkların verdiği sıcaklık” Üryan Baba türbesi, Üç Lüleli Çeşme, Ulu Cami… Mansur Baba Türbesi,  Buzluk Mağarası, Belek Gazi Anıtı… Harput’ta,  ‘mekânlar ve makamlar içiçe…’  Her biri koruyucu birer zırh gibi, ‘asırlara şehadet edecektir’ Harput’ta, İmam Efendi’de; “193 Harbini, Erzurum’un Kurtuluşunu Yaşarım!”

Harput’tan,  “kâh Halep’e, kâh Menbiç’e, kâh Kerkük’e uzanırım!” Bir söz vardır, “coğrafyayı tefekkür ederek geziniz!” Harput’tan Kafkaslara,  “Dağıstanlı Hoca nazarıyla bakarım!” O nazarla,  “Bir Millet Oluşun Erdemliğini” yaşarım Peygamberimizi Sancaktarı, “Abdulvahap Gazi”

Alacakaya’nın  ‘Yalnızdamar Köyü’nde’ Sahabe Makamı… Kab Bin Malik, Hz. Ömer döneminde Diyarbakır seferinden dönerken; burada şehadet şerbeti içmiştir! Coğrafyayı, “gül-i zar yapmışlar!” Alacakaya İlçesi Çakmakkaya Köyü’nde  “Tarihi Demirkapı Han…”; Bu Kapı,  “4. Murat’ın Bağdat Seferi (1638) hatırasıdır! Bu Kapı, “Gülek Boğazı’ndan Karadeniz’e ulaşan kervanların konaklaması…” İstirahat etmeleri için yapılmıştır! Bu mekânlar, ‘coğrafyamın tarihi kimliği üzerinde taşıyan işaretleridir’

Hacı Hulusi Yahyagil (Efendi) Bu muhterem Zatı, Çanakkale’de, Anafartalar Conkbayırı Muharebesi’nde görüyoruz… Kafkas İslam Ordusunda, Gence ve Bakü ve Karabağ'ın işgalcilerden temizlenmesi harekâtında bulunur. İstiklâl Harbi'nin Antep, Urfa ve Sakarya muharebelerine iştirak eder…

Tarihi Haçlı Seferleri, (1096-1270) başlayacaktır! Hıristiyan dünyası bu seferlere, “yeniden fetih!” ismi vermişlerdir. Bu seferlerin başlangıcında, “Belek Gazi’nin…” gösterdiği kahramanlıklar! Ve Selçuklu Sultanı tarafından, “Türk Orduları Başkumandanı” tayin edilir. Belek Gazi’nin hayatı, “gaza meydanlarında…” geçecektir Urfa kontu Josselin de Courtenay’ı, Kudüs Kralı Bauoun’i mağlup ve esir ederek Harput’a hapsetmesi tarihin seyrini değiştiren büyük başarılar arasında sayılır. Bu büyük Gazi, “Menbiç Kalesi’nin kuşatılmasında!” şehadet şerbetini içecektir.

Bu coğrafyada bizler gerçekten ‘manevi huzur’ buluyoruz O huzurun kaynağında,  ‘cennetten beslenen bir nehir’ Fırat’tır… Sahih Hadislerde şöyle buyrulur;  “Seyhan, Ceyhan, Fırat ve Nil Cennet nehirlerindendir.” (Müslim Cennet 26) Ebû Hüreyre’nin rivayet ettiği aynı hadis-i şerifin Müsned’deki meali de şöyledir: “Dört nehir cennetten fışkırmıştır: Fırat, Nil, Seyhan, Ceyhan.” Fahrüddin er-Râzî ise Mü’minûn Sûresinin 20. ayetinin izahında,  İbni Abbas’tan (r.a.) şu rivayete kaydeder: “Cenab-ı Hak cennetten beş nehir indirmiştir: Seyhun, Ceyhun, Dicle, Fırat ve Nil.” Fırat, bir büyük ‘medeniyet havzasıdır’

Hz. Mevlana ve Ailesi, Belh Şehrinden yola çıkarak Anadolu’da ilk geldiği durak; Elazığ-Karakoçan’ın, “Okçular Beldesi…” olacaktır! Hz. Mevlana’nın  ‘çocukluk yılları…’ Harput iklimiyle soluklanacaktır

19. yy Anadolu’nun “hüzün çağıdır…” Sürekli alınan yenilgiler; toprak kayıpları, Anadolu’ya yönelen göçler… Ve özellikle de, Osmanlı’nın 1800’lü yıllardan sonraki,  Çalkantılı Dönemleri… Cenab-ı Allah (Hicr, 9. Ayet) buyuruyor; “Kur’an’ı kesinlikle biz indirdik; elbette onu yine biz koruyacağız” Bu sıkıntılı ve çalkantılı dönemlerde;  altını çizerek ifade etmek istiyorum;  “Aydınlanma Hareketini…” görmekteyiz O aydınlanma hareketinin manevi öncüleri, “Halid-i Bağdadi Hazretleri…” Ve o iklimin Palu’da ki izdüşümünde; “Şeyh Ali, Septi, Mahmut Samini Hazretlerini…” rahmetle anıyoruz!

Ağın’da,  “Ulubatlı Hasan’ın emsali…” bir yürekli bahadır; Tarihe ismini ‘Bağdat Fatihi’ olarak yazdıran, “Genç Osman…” Genç Osman, “4. Murat’ın Fetih Ordusuna…” Ağın’dan iştirak edecektir. Palu’nun maneviyat iklimi insana huzur veriyor! Halid-i Bağdadi Hazretlerinden yürüyen bir kutlu silsile;

“Şeyh Ali Sebti,  Mahmut Samini ve İmam Efendi…” Bir rivayet, Şeyh Ali Septi Hazretlerinin; Dünyaya geldikleri Köy Cılsutun / Kırkdirek…” Bu köyden , “kırk kadar Veliyullah yetişiyor…” Bu köy şimdi idari olarak Mardin Savur İlçesine bağlı… En son Nobel Ödülünü alan Aziz Sancar’da, Mardin’in Savur İlçesinde dünyaya geliyor. Her Artuklu Dönemi, Her Osmanlı Dönemi Eserlerinde; Kadim bir muhabbet sedası yükselecek… Coğrafyayı bizlere, “vatan yapanlar…” Her karış toprağını, “inşa edenler…” ihya edenler! Hafızalarda yerlerini alacaklar, “can bulacaklar…”

O tarihi kimlik içerisinde, “Bir Türkmen Aşiret Bey’i, Karacimşid Bey’i, bu coğrafya insanı okumalı ve bilmelidir…” diyoruz. Elâzığ’da/ Harput’ta, bu diyarlarda ‘tarihi tefekkür ederek yaşamak’

 Elazığ’da, “Sekratlı Ali Bey’in Konağını…” duydunuz mu? Bu konakta,  “Doğu Anadolu’nun Düşman İşgalinden Kurtarılması…”  Ve dahası mı, ‘Milli Mücadele’ belki ilk defa dillendirilir

Kim tarafından, “Atatürk…” tarafından Harput, gerçekten ‘tarihi buluşturan şehir’