Kentsel dönüşümde hak sahiplerine verilen destekler 3 Haziran 2022 tarihli Resmî Gazetede yayımlanan yönetmelikle yeniden düzenlendi. Bugüne kadar vatandaşlara “kira desteği ya da banka kredilerine faiz desteğinden birini seç” tercihi sunulurken, şimdi her iki destek eş zamanlı verilecek. Getirilen düzenlemeler ile “riskli yapı” şartı aranmadan tüm dönüşüm projelerine destek verilmesinin önü açılmıştır. Böylece bir taraftan kentsel dönüşümde destek kapsamı genişletirken, diğer yandan uygulamaya hız kazandıracak önemli adımlar atılmış oldu. Daha önce evi dönüşüme giren vatandaş, kira desteği ya da banka kredilerine verilen faiz desteğinden birini seçebiliyordu. Bundan sonra artık iki destek birlikte kullanılacak. Gecekonduda yaşayan vatandaşlardan evi dönüşüme girenlerse aynı desteklerden yararlanabilecektir.

Daha önceki düzenlemede sadece “riskli yapı” ifadesi yer aldığından sınırlı bir uygulama yapılıyordu. Yeni yönetmelikle bu düzeltilerek tüm dönüşüm projeleri destek kapsamına alındı. Böylece dönüşümde sadece “riskli yapı” değil “riskli alan” da dikkate alınarak, alan bazlı dönüşümde de vatandaş yardım alabilecektir.

Riskli yapılarda ev sahiplerine aylık, kiracılara kira yardımı yapılırken ödenen tutarlar illere göre değişmektedir. Konut ve işyerinin dönüşümü için verilen “faiz destekli kredilerde” limit Şubat ayında yükseltilmişti. Şimdi 200 bin liralık dönüşüm kredisi 400 bin liraya çıkarken, 80 bin lira olan güçlendirme kredisi 160 bin liraya yükseltildi.

Riskli yapılar yenilenirken tapu, noter gibi harçlardan muaf tutulmakta ve damga vergisi de ödenmemektedir. Vatandaş müteahhitle kat karşılığı anlaşma yerine evini kendi dönüştürürse yüzde 18 yerine yüzde 1 katma değer vergisi ödemek suretiyle önemli bir avantaj elde etmektedir.

Ülke genelinde 6,5 milyon riskli konut bulunduğu, bu konutların 1,3 milyonunun acil dönüşüme girmesi gerektiği belirtiliyor. Ayrıca açıklamalardan 5 yıl içinde acil kapsamındaki tüm yapıların yenilenmesi hedeflendiği anlaşılıyor. Bakanlık kentsel dönüşüm için yeni bir program ile bu konuya özel bir önem verdiğini açıklamaktadır.

Elazığ’ın yaşadığı 24 Ocak 2020 Depremi’nden sonra yaşanan sorunların birçoğunun çözülememiş, aksine bazı sorunların büyüyerek devam etmesi şehirdeki huzur ortamını etkilemiştir. İnşa edilen konutların ihtiyaç sahiplerine verilen sürede teslim edilememesi, yapılan konutların istenilen nitelikte olmaması ve en önemlisi ailelerin ihtiyaçlarına ve kişi sayılarına cevap vermemesi ve diğer anlaşmazlıklar ve sorunların günümüze kadar devam etmesine neden olmuştur. Deprem sonrası il ve ilçelerde yıkık, acil ve ağır hasarlı toplam bağımsız bölüm sayısının yaklaşık 31 bin, orta hasarlı sayısının ise 9 bin dolayında olduğunu hatırlıyoruz. 24 Ocak depreminde yaşanan olumsuzlukları ve Elazığ ölçeğinde yaşanan kötü izlenimleri ortadan kaldırmak için bir fırsat olarak kentsel dönüşümle ilgili getirilen yeni düzenlemeden Elazığ’ın en iyi şekilde yararlandırılmasını arzu ediyoruz.