Adalet, devletin temel yapıtaşlarından birisidir. O ülkede yaşayan tüm fertler için adalet, eşit şekilde dağıtılmalıdır. Adalet gibi devlete lazım olan temel taşlardan birisi de eğitimdir. Eğitim de adalet gibi eşitlik ilkesine bağlı kalmalı ve vatandaşların her birine eşit dağıtılmalıdır.

Bir tarafta özel okulların sunduğu avantajların yanında, birçok devlet okullarında yaşanan imkânsızlıklar, eşitlik ilkesi noktasında kafalarda soru işareti oluşturuyor. Bu ülkenin çocuklarına ve gençlerine ücretsiz, eşit eğitim verilmesi, anayasal olarak bizleri yöneten insanlara verilmiş bir görevdir.

Ülkenin temel ihtiyaçlarından biri olan yetişmiş ara eleman sorunu had safhadayken, eğitim sistemi içerisindeki yanlış politikalardan dolayı insanlarımız verimli ve düzgün bir eğitim alamamakta; bir tarafta mezun işsizler ordusu dağ gibi yığılırken, diğer tarafta ara eleman bulamamaktan şikâyetçi onlarca sanayici de dert yanmaktadır.

Eğitim ile ilgili sıkıntılar, toplumun diğer tüm kesimlerine, bir şekilde zincirleme olarak sirayet etmektedir. Kadın cinayetleri, çocuk istismarı, hayvanlara yapılan zulümler, bunların temelinde eğitimsizlik ana bir neden olarak karşımıza çıkıyor.

Eğitim sadece okul sıralarında da alınmıyor. Aile içerisindeki eğitim, bir insanın karakterinde belirleyici unsurların başında yer alıyor. Okuma yazma bilmeyen bir annenin, mükemmel bir eğitim almış evladı olabiliyor. O anne iyi bir evlat yetiştirmenin eğitimini, püf noktalarını farkında olmasa da kendi annesinden almış oluyor.

Gerektiği gibi eğitim ve öğrenim almayan vatandaşlar, kolay kandırılabilinir, saf insan konumuna düşmekte; anlatılan her hikâyeyi doğru zannedebilmektedir.

Dini bilmeyen bir insanı dinle kandırabilirsiniz.

Tıp biliminin var olduğunu bilmeyen vatandaş çareyi şarlatanlarda arayabilmektedir.

Hukukun varlığından habersiz kimse adalet arayabilir mi?

Tabii ki yukarıda saydığım dallarda uzman olmanız gerekmiyor. Ancak temel bir eğitimle, bu manada az da olsa bilginiz olursa en azından bir fikriniz olabilmektedir.

Din ile ilgili en doğru bilginin Kur’an-ı Kerim’de olduğunu kesinlikle söyleyebilirim.

Aklınıza takılan bir tıp deyimini veya hastalığını internetten bakabilirsiniz.

Kanunun varlığından haberdar iseniz anayasal haklarınız olduğunu bilmeniz normaldir.

Okuma yazma bilmeden okuyamazsınız. Okumadığınız zaman karanlığın, cahilliğin girdabında kaybolursunuz.

İlk ayet “Oku” diyor. “Yaradan Rabbinin adıyla oku...” Bunun anlamı, anlayabilen için çok büyüktür. İlahi emirdir. Dinle demiyor... İzle de demiyor. Oku diyor. Kur’an oku. Bilim oku. Cahilliğin karanlığından kurtul. “Yaradan Rabbinin adıyla oku” Acaba kaçımız Resulullah (S.A.V.) Efendimizin Veda Hutbesi’ni okudu.

Okuyalım... İnanın ki birçok şey anlayacaksınız.

Büyük önder Mustafa Kemal ATATÜRK, Türk Ulusu’na şöyle sesleniyor “Eğitimdir ki, bir milleti ya özgür, bağımsız, şanlı, yüksek bir topluluk halinde yaşatır ya da esaret ve sefalete terk eder”