TFF 3. Ligde 2022-2023 sezonu başladı.

Temsilcilerimiz Elazığspor ve Elazığ Karakoçan FK takımları, sezona 0-0’lık beraberlikler ve 1’er puanla başladılar.

Elazığspor, transfer yasağı devam ettiği için 2021-2022 sezonun 2. yarısında ara transferde kadrosuna dahil ettiği oyuncularla yeni sezona başladı.

Bu durum; uyum sorunu olmayan bordo beyazlı kulübümüz için “avantaj” olsa da, oyuncuları tanıyan rakip takımlar için de “avantaj” oluşturacak.

Kadrosunu tamamen yenileyen 1954 Kelkit Belediyespor’la Elazığ’da oynanan geçen sezonki maçta bir hayli sinirler gerilmişti.

Bundan olsa gerek; maç öncesinde de maç esnasında da gerek tribünlerde gerekse de sahada bir “gerginlik” ve buna bağlı olarak “sertlik” vardı.

Hakem de bu sertliklere göz yumunca, “futbol erkek oyunudur” misali ayakta kalanın kazanacağı bir maça dönüştü.

İlk yarıda tempoyu yükseltmeye ve pas yapmaya çalışan bordo beyazlı oyuncuları tatlı sertlikle durdurmaya çalışan Kelkit takımı, hücuma çıkmakta zorlanınca, bu yarı Elazığspor’un üstünlüğüyle tamamlansa da beklenen golün gelmemesi karşılığının alınmamasına yol açtı.

2. yarının başında da aynı anlayışı devam ettiren Elazığspor’da savunmanın solunda yer alan Recep’in bu bölgede aksaması, misafir takımı hücum organizasyonlarında cesaretlendirdi doğrusu…

Nitekim kendine göre sağ tarafı kullanan Kelkit takımı bu bölgeden geliştirdiği ataklarda tıpkı Elazığspor gibi başarılı olamadı ve karşılaşma golsüz beraberlikle sona erdi.

***   ***   ***

Maçta hava çok sıcaktı.

Bu nedenle maçın her iki devresinin ortalarında hakem tarafından su molaları verildi.

Ancak tribünleri hınca hınç dolduran taraftarlar nefes almakta bile zorlandıkları tribünde bir damla suya hasret kaldılar.

Çünkü tribünde su alabilecek bir satış noktası yoktu.

Oysa bu sıcak aylarda bir seyyar satıcıyla bu susuzluğa çare bulunabilirdi.

Rahmetli “simitçi Ömer” “simitçi Furkan” olmasa da, bir başka simitçiyle “kazan gevreği” simitlerin kokusu tribünlere yayılabilirdi.

***   ***   ***

130 koltuklu protokol tribününün yeni sezonda kontrolü ve geliri Elazığspor kulübünün himayesinde olacak.

Her hafta 100 TL’den bilet atışı yapmaktansa, sezonluk kartlarla bunu gerçekleştirmek kulüp için daha kârlı ve kolay olur.

Birçok ilin takımlarında protokol tribünü için yapılan şudur;

Protokol tribünü koltukları sezonluk satılır.

Ortalama 5 bin liradan satılan koltuklar için kredi kartı gibi sezonluk kart bastırılır, kartını gösterip maça gelenler protokol tribününde isminin yazıldığı koltuğa oturarak maçını izler…

Bunu Elazığspor için uygularsak;

130 koltuğun 30’unu misafir takım, protokol vs. için ayırdığımızda, geriye kalan 100 koltuktan Elazığspor kulübünün sezonluk kazancı 500 bin liradır. Eski parayla yarım trilyondur. Bir maçın izleme bedeli de yaklaşık 300 liradır.

Bu 500 bin lira Elazığspor’un birçok derdine derman olmaz mı?

***   ***   ***

Elazığspor’un tarihindeki ilk şampiyonluğundaki “efsane” kadrodan birkaç abimiz kaldı hayatta.

Kaptan Ömer Tokgöz ve Hıdır Bilek; bu isimlerin başında gelir.

Son iki sezonda gerek Ömer Tokgöz, gerekse de Hıdır Bilek; Elazığspor’un maçlarını benim sorumluluğumda olan basın tribününde “özel misafirlerim” olarak izlediler.

Yaşamış oldukları rahatsızlıklara ve yaşlarına rağmen atılan gollerde, galibiyetlerde sevindiler, mağlubiyetlerde ise oldukça üzüldüler.

Maçtan bir gün önce Gençlik ve spor il müdürümüz Abdulsamet Eren’i aradım.

Elazığspor’un efsane kadrosundan kala kala birkaç abimizin hayatta kaldığını, bunlardan Ömer Tokgöz ve Hıdır Bilek’in aktif olarak 2 sezondur Elazığspor maçlarına geldiklerini belirttim.

Bu isimlerden Ömer Tokgöz’ün adının Elazığspor’un konakladığı tesislere, Hıdır Bilek’in ise maçlarını oynadığı stadyuma verildiğini belirterek, camianın “büyük isimleri” olduğunu söyledim.

Uzatmayalım…

Bu isimlerin Protokol tribününden maç izlemeleri gerektiğini ve bu durumun onları onurlandıracağını söyledim.

İl müdürümüz Eren, protokol tribünü kontrolünün Elazığspor’da olduğunu belirterek, sağolsun, durumu Elazığspor’a aktaracağını ve çözeceğini söyledi.

Ardından Elazığspor kulübü 2. Başkanı ve basın sözcüsü F.Ahmet Yılmaz’ı arayarak aynı durumu kendisine de anlattım.

2. başkan ve basın sözcüsü Yılmaz, birkaç projeyi de beraberinde anlattığım bu durumdan son derece memnun kaldığını ifade edip, benim tecrübelerimden ve fikirlerimden faydalanmak üzere ziyaretime geleceğini de belirterek, övgü dolu sözler sarfetti sağ olsun…

Akabinde tarafıma dönüş yapan Gençlik ve spor il müdürü Abdulsamet Eren, 2 davetiyeyi takdim etmek üzere Elazığspor kulübü genel müdürü Eser Ağcabay tarafından kendilerine ulaştırılacağını söyledi, mutlu oldum, duygulandım.

Pazar günü de kaptan Ömer Tokgöz ve Hıdır Bilek, “Kaptan Ömer Tokgöz Elazığspor tesisleri”nden yola çıkarak “Doğukent Hıdır Bilek stadyumu”na gelen bordo beyazlı takımımızı izlemek üzere birlikte protokol tribünündeydiler

Bu iki “efsane” isim, yıllar önce Elazığspor’da yeri geldi parasız, yeri geldi primsiz, aç-susuz oynayarak bordo beyazlı kulübe şampiyonluklar yaşattılar, bugünkü değeri olan biletlerin bedelini fazlasıyla çoktan ödediler.