3. Lig’in son haftaları nefesleri kesiyor.
Birbirinden zorlu maçlara sahne olan mücadelelerde puan(lar) adeta Arslan’ın ağzında…
Son 5 maçı fikstür gereği zorlu olan Elazığspor, son saniye Batman galibiyetinin ardından moral bularak gittiği Kütahya’da 2 puanı da yine uzatma dakikalarında bırakarak, avantajını koruyamadı.
Bu nedenle pazar günü oynanan Arnavutköy Belediyespor maçı mutlak suretle kazanılması gereken bir “dönüm maçı” oldu.
5 maçlık zorlu seride en çekindiğim iki maç vardı ki; bunlardan biri Kütahya’ydı, diğeri de hafta sonu deplasmanda oynayacağımız Bursa Yıldırımspor maçı olacak
Kütahya’dan ancak 1 puan çıkartırken, hafta sonu oynayacağımız Bursa Yıldırım maçından puan kaybı yaşamamamız gerekecek.
Zira atbaşı gidilen puanlarda tökezleyenin kaybedeceği bir durum ortaya çıkacak.
İnşallah Bursa’yı da kayıpsız geçersek, son düzlükte Fatsa’yı mağlup ederek ligde kalacağımıza inanıyorum.
Arnavutköy Belediyespor karşısında sahada 4’lü savunmanın önünde Zeki’yle tek ön libero oluşturulurken, orta alanda solda Mesut, sağda ise Yağızcan görevlendirilip, İsmet sol önde, İzzet ise sağ önde yer alarak Ömer Faruk’a da gol için umut bağlamıştık.
Elazığspor’un 4-1-2-3 sahadaki dizilişine karşılık, Arnavutköy Belediyespor 3’lü savunma ile bek’siz oynadı.
Rakibin bek’siz oyununda kanat organizasyonlarında etkisiz olan Elazığspor, Arnavutköy takımının orta alanındaki Tolga ve Osman gibi hem savunma hem de hücum alanında etkili olan oyuncularının kanatlardan bindirmelerinde de zaman zaman zorluklar yaşadı.
Kaptan Mert Caymaz’ın organizasyonlarında oyunu hep yerden oynayan ve garanti paslarla Elazığspor kalesine gelen Arnavutköy Belediyespor, Elazığsporlu oyuncuların yapamadığını yaparak golü kendi kalesine atınca bordo beyazlı takımımız 1-0 öne geçti.
Oyun disiplininden kopmayan İstanbul takımı, Muhammet Ensar’ın gereksiz müdahalesiyle kazandığı penaltıda golü bularak oyuna yeniden ortak oldu.
Mesut Saray’la yaptığı duvar pasında topla buluşan Ömer Faruk, yerden plaseyle beklenen gole imza atarken, Elazığspor’un da umudunu boşa çıkartmadı.
Ancak golün ardından yaşadığı adale sakatlığı son haftaların başarılı oyuncusunu dışarıya alınmasına neden olurken, yerine giren Feyzullah’ın hücumda ağır kalışı ve rakibe baskı yapamaması Elazığspor’u adeta 10 kişi oynar gibi hissettirdi sahada.
Neyse ki kazanmasını bildik de rakiplerin de puan kaybıyla düşme hattını averajla da olsa terk ettik çok şükür.
Zorlu maçta seyirci muhteşemdi.
Hepsinin ağzına yüreğine sağlık…
DOĞUKENT HIDIR BİLEK STADI
Belediye başkanımız Şahin Şerifoğulları’nın “sporda vefa gecesi”nde spor tesislerine ismi verilen Elazığspor’un efsane futbolcusu Hıdır Bilek’in adını taşıyan Doğukent stadına yeni tabela asılarak, Hıdır Bilek ismi ölümsüzleştirildi.
Maçı izleyen Hıdır Bilek ağabeyin duygulandığı ve hayattayken isminin onore edildiği bu vefalı davranıştan dolayı belediye başkanı Şahin Şerifoğulları’na ve Gençlik-spor il müdürü Abdulsamet Eren’e teşekkür ederim.
Görüştüğüm gençlik ve spor il müdürü Abdulsamet Eren, spor tesislerine yeni isimli diğer tabelaların da hazır olduğunu ve yerlerine montajlarının yapılmaya başlandığını söyledi, mutlu olduk.
İnşallah Doğukent Hıdır Bilek stadı’nda da son maçımız olan Fatsa’yı da mağlup edip, sevincimizi coşkuya dönüştürürüz.
Çünkü son yıllarda ne sevinç ne coşku yaşayabildik.
Artık buna ihtiyacımız var…
