Yaşımız ve Futbol’a düşkünlüğümüz dolayısıyla Elazığspor’un tüm şampiyonluklarını yaşadık, küme düşmelerine de içimiz yanarak bizzat tanık olduk…

Son dönemde “freni patlamış kamyon gibi” 2018 Yılı’ndan beri dur durak bilmeden küme düşürülen Elazığsporumuz, bir sezon da yine aynı yönetim tarafından “deprem” psikolojisi mazeretiyle ligden çekildiği için küme düşmekten kurtulduktan sonra, nihâyet yaşamakta olduğumuz bu sezon küme düşmekten kurtuldu!..

Geçmişte “Türkiye 3. Millî Ligi” olarak adlandırılan ve bugünkü ligle kıyaslanmayacak ölçüde nitelikli olan kategoride mücâdele eden Bordo-Beyazlı Temsilcimiz, Türkiye 2. Ligi’ne çıkar düşerken Elazığlılar ne mutluluklar yaşadı, ne hayâl kırıklıklarına uğradı, hatırlıyorum da “hey gidi günler, hey” diye yanmamak mümkün değil…

Bir sezon Türkiye Futbol Federasyonu’nun küme düşmeyi kaldırması üzerine bir alt kategoriye inmekten kurtulmuştuk!

Bir başka sezon da “Terfî Ligi” diye adlandırılan kategoriye dâhil edildiğimiz için Amatör Küme’ye düşmekten kurtulmuş, ertesi sezon Terfî Ligi’nde Şampiyon olarak profesyonel statümüzü kaybetmeden tehlikeyi atlatmıştık!..

***

Art arda küme düşmeye alışkın olmadığımız gibi, 2009 -2010 Futbol Sezonu’na gelinceye dek Elazığsporumuz üst üste şampiyonluk da görmemişti…
Aralıklı olsa da “asansör takım” nitelemesiyle Elazığspor’un yükseldiği 2. Lig’de kalıcı olamadığından şikâyet eden olgun taraftar, şampiyonluğa bile sevinemez olmuştu geçmişte…

Hani şu meşhur 3-2-1 parolasıyla üst kategorileri “hedef” olarak belirlediğimiz Belediye Başkanı Merhum Hamza YANILMAZ Dönemi’nde, üst üste şampiyonluk yaşadığımızı zannedenler de yanılıyorlar, Elazığspor’a o hedef gösterilmiş olsa da öyle düşünüldüğü gibi bir çırpıda çıkmadık ki 1. Lig’e…
Dinlenerek, nefes alarak, güçlenerek yaşadık şampiyonlukları birer birer...

Hatta bu arada kalıcı olamadığımız ve tutunamadığımız için erken küme düştüğümüze üzülen ve bu duruma çözüm arayan taraftar, “alt yapı hazırlanmadan ve güçlenmeden gelecek şampiyonluklara” cephe aldı, şampiyonluk hedefi koyan yönetimlere de karşı durdu!

***

Neticede, o yıllar önce belirlenen 3-2-1 parolasının son halkası 2001-2002 Futbol Sezonu oldu ve bir sezon önce Play-Off Grubu’nda yer aldığı için 2. Lig A Kategorisi’ne yükseltilen Elazığspor, borçsuz kulüp, istikrarla korunan kadro sonucu eski adı 1. Lig olan ve o sezon yaşanan dönüşümle Süper Lig ismini alan en üst kategoriye yükseldi!

Sonra, bir sezon küme düşmekten son maçımızda kurtulduğumuz Süper Lig’den, 2. Yılımızda barınamadık ve haftalar öncesinden düştük!

“Biz düşersek kötü düşer, ta amatöre kadar gideriz!” düşüncesi, Elazığspor Taraftarı’nın; “Yönetime karışmayın, yoksa Elazığspor’a başkan bulamayız!” görüşüyle birlikte en büyük handikap olarak dikildi karşımıza ve Elazığspor’a sürekli ayak bağı oldu?..

2009-2010 Sezonu’nda, bu sezona çok benzeyen bir sezon yaşadık…

Ara Transfer Dönemi’nde 12 oyuncu takviye ederek o dönemki ismi DİSKİ ve K. Maraşspor olan 2 rakiple aramızdaki 11-12 puan farkı kapatıp 3. Lig’e düşmekten kurtulduk, ardından da çıkışa geçtik!

Yine Kadro istikrarı ve bilinçli transfer Elazığspor’u önce barındığı TFF 2. Lig’de, ardından ertesi yıl ara vermeden yükseldiği TFF 1. Lig’de Şampiyon yaptı ve 10 yıl aradan sonra Süper Lig’e yükselmiş olduk…

Art arda şampiyonluk yaşayan Elazığspor, tüm uyarılarımıza karşın “Yönetime karışmayın, yoksa Elazığspor’a başkan bulamayız!” anlayışı sonucu, yanlış politikalara karşı genelde suskun kalınması nedeniyle tarihinin en ağır borç yüküyle başladığı üst üste küme düşmelerle “freni patlamış kamyon” misâli tam 10 yılda Süper Lig’den 3. Lig’in eşiğine, yani bugüne getirildi!

***

İşte 2021-2022 Sezonu’nun son düdüğüyle yaşanan mutluluk, Elazığspor’un sırf bu sezon için değil son 10 yıldaki düşüşüne verilen son ve umarız konulan bir nokta olur!

Yanlışlar yapılırken suskun ve seyirci kalanlara, Elazığspor’u sahiplenip müdâhil olmayanlara yaptığımız çağrıları herkes biliyor, Mısır’daki sağır sultan da duymuştur…

Hepsini bir kenara koyarsak; Elazığspor’un profesyonel statüsünü ve armasını korumasına yardımcı olan, geç de olsa harekete geçerek takımı kurtaran Elazığ Belediye Başkanı Şahin ŞERİFOĞULLARI, ayrıca emeği geçen yönetim, teknik heyet, futbolcu, taraftar ve medya / basın mensuplarını kutluyor, teşekkür ediyorum…

Ancak, unutmayın sadece Bordo-Beyazlı Takımı kurtardık, sıra Elazığspor Kulübü’nde!