Sözcü Gazetesi Elazığ Temsilcisi Evren Demirdaş’a yönelik yapılan saldırı üzüntüyle karşılayıp, esefle kınıyorum. Bu saldırıyı Elazığ basınına yapılmış olarak nitelendiriyorum.
Olayın ardından geniş çaplı soruşturma başlatan polis ekipleri, saldırıyı gerçekleştiren kişileri kısa sürede tespit ederek yakalamıştır. Emniyetteki işlemleri tamamlanan şüpheliler, çıkarıldıkları mahkemede tutuklanarak cezaevine gönderildi.
Saldırıyı kınayan Fırat Havzası Gazeteciler Cemiyeti Başkanı Serkan Güktürk, tutuklanan şahıslardan 2 sinin suça sürüklenen çocuk olmakta birlikte 1 kişinin ise adli kontrol şartıyla serbest bırakıldığını belirtti.
Bu saldırı neden yapıldı ve bu çocukları kimler kullanıyor?
Bu sorulara bir an önce cevap bulunmalıdır.
AK Parti Elazığ temayül yoklaması, 29-30 Eylül 2025 tarihlerinde Elazığ İl Binası'nda gerçekleşti. Bu sürecin başlayacağını geçen haftaki köşe yazımda belirtmiştim. Yazımın sonunda ise yoklama sonrası bazı tartışmaların yaşanacağını ve AK Parti Elazığ İl Teşkilatının sıkıntılı bir döneme gireceğini iddia etmiştim.
İl Başkanı belli olmadan temayül yoklaması sonrası bazı isimler üzerinden tartışmalar başladı bile... Yoklama sonrası ismi gündeme gelen biri hakkında sosyal medya üzerinde dedikodu şeklinde haber yaptırılarak, kamuoyu üzerinde baskı oluşturma girişimleri gözlemlenmeye başlandı.
İsmi gündeme gelen kişinin Elazığ Belediyesi ile birlikte hareket ettiği ve belediye ihalelerinde adının geçtiği söyleniliyor.
Öte yandan günlük olarak yayın hayatını sürdüren bir gazetede haber-yorum olarak yayınlanan imzasız bir yazıda dikkat çekti. Gazetenin görüşü olarak yayımlanan yazının bir bölümünde; “İl başkanının kukla ve birilerinin güdümünde olan biri değil tabanın sesine kulak veren ve samimi partilileri önceleyen bir başkan olmalarını oldukça önemsiyor ve buna inanıyor. Eğer Ak Parti tabandan uzak, amacı parti değil şahsi popülarite ve rant olan bir ismi il başkanı olarak atarsa ilk seçimde iki vekil bile çıkarsa başarı sayılır.
Ak Parti yetkilileri ve atanacak İl Başkanı bu konularda ciddi bir hassasiyet göstermez ise yandı gülüm kenet helva…” cümlesi de basınımızın tarafsızlığını da gündeme getirdi!..
Bekleyin görün daha ne tür söylentiler ve de ne tür tartışmalar ortaya çıkacak. AKP’de bu dönem il başkanı olmak ateşten gömlek giymek gibi...
******* ******* *******
Elazığ’da Halkın Yükselen Sesi (HYS) adı altında yeni bir örgütlenme çalışması yapılıyor.
Örgüt yapılanmasında Elazığ’ın ileri gelen isimleri bulunuyor. Örgüt ilk toplantısını Güleç Otomotiv de Kuru Fasulye yiyerek yaptı. Edinilen bilgilere göre toplantıya ETSO Başkan Adayı Nurullah Öner, Fethi Özbay, Halis Yıldız, Fuat Tangülü, Emekli Müftü Celal Sürgeç ve Mehmet Güleç gibi Elazığ’ın önde gelen kanaat liderleri katıldı.
Saatlerce süren toplantı sonunda çok önemli kararların alındığı dile getiriliyor. HYS çatısı altına katılması yönünde önemli isimlere davet götürüleceği belirtiliyor. HYS’nin sözcülüğünü ise Kurucu Başkanlardan Halis Yıldız’ın üstlendiğini dile getirildi.
******* ******* *******
‘Kuru Fasulye’li toplantılarından sonra şimdi de ‘Menemen’ toplantıları da başladı.
Zaza Federasyonu Kadın Kolları Başkanı Tülay Fırat tarafından menemen toplantısı düzenlendi. Düzenlenen toplantıya akademisyenler, oda başkanları ve dernek başkanları da katılmış. Menemen grubunun etkinliğine katılan ANA-SÜM-DER Başkanı Ergün Aslan menemen grubunun çalışma prensibini anlatırken şu ifadelere yer verdi: “Biz geleneksel olarak bir menemen organizasyonu yapıyoruz sivil toplumun, kamunun üniversitenin temsilcileriyle bir araya gelip haftalık ya da 15 günde bir süreçleri değerlendiriyoruz. Şehir ile ilgili durumları değerlendiriyoruz, ülkenin genel durumuyla ilgili konuları gözden geçirip fikir alışverişinde bulunuyoruz.”
Yemekli toplantıların yanına birde tatlı toplantısı eklemek gerek. O toplantıyı da artık Bedri Yücel, sık sık yazılarında övgüyle bahsettiği Selo Usta’nın orada ‘Halkalı Tatlı’ toplantısı olarak düzenler.
