SPOR’DA VEFA GECESİ

23 Kasım 2021 tarihli gazetemiz Turan’ın haftalık sayısında “İsimsiz spor tesislerimiz” başlığıyla Elazığ’daki spor tesislerine isim verilmesini önermiştim.

Aradan geçen yaklaşık bir aylık süre zarfında bu konuyla ilgili bir çalışmanın tamamlandığını “Sporda vefa gecesi” programında memnuniyetle öğrendim.

Belediye başkanımız Şahin Şerifoğulları’nın da katılımıyla gerçekleşen gecede Elazığ’da spora emek vermiş, hizmet etmiş her branştan misafirler salonu hıncahınç doldurarak, birbirleriyle hasret giderdiler.

Gecenin konuşmasını yapan belediye başkanımız Şahin Şerifoğulları yaptığı istişareler sonucunda, cebinden çıkarttığı kâğıtta isimleri yazılı olan emektarları tek tek açıklayarak, gecenin adına uygun bir şekilde isimlerinin spor tesislerine verileceğinin vefasını gösterdi.

Kimdi bunlar?

Ömer Tokgöz; Elazığspor’un efsane kaptanı, Elazığspor tesislerinin bordo beyazlı kulübe kazandırılmasında lider rolü üstlenmiş bir ağabeydi.

Katıldığı Maraton programımda kendisine bir isteğinin olup olmadığını sorduğumda;

“Elazığspor tesislerine ismimin verilmesini isterim. Çünkü Elazığspor’a kazandırılmasında benim çok emeğim oldu” diyerek, bir beklenti içerisinde olduğunu fark ettik.

Belediye başkanımız Şahin Şerifoğulları da bunu fark etmiş olmalı ki; Ömer Tokgöz’ün isminin tesislere verileceğini kendisinin de olduğu vefa gecesinde müjdeleyerek, Efsane kaptanın ismini ölümsüzleştirdi.

Hıdır Bilek; Elazığspor’un efsane golcüsü. Süper ligde Altay gibi köklü bir kulüpte forma giymiş.

Uzun yıllardır sağlık sorunlarıyla uğraşmasına rağmen, Elazığspor’un en vefalı ve kötü gün dostu…

Elazığ’daki her maç öncesinde beni arar ve Elazığspor maçına gelmek istediğini belirterek, Akredite yapmamı ister.

Naif ve nazik bir şekilde…

“Her zaman başımın üstünde yerin var” diyerek, birlikte maç izleriz Hıdır abiyle…

Adı, Elazığspor maçlarını izlediği Doğukent stadyumuna verildi.

Hıdır abi şimdi daha mutlu ve daha heyecanlı…

Münir Yılmaz; Elazığspor’un eski unutulmaz kalecilerinden…

Sporculuğunun ardından Antrenör olarak yıllarca hizmet etti Elazığ’ın sporuna.

Yıllardır TÜFAD başkanlığı yapıyor.

Vefalıdır.

Camiada kimin bir sıkıntısı olsa; tereddütsüz koşar, gider, yardımcı olur.

İnsanlar sadece sporculuğuyla değil; karakterleriyle de değerlendirilir.

Münir abi de bu tarife uyanlardan biridir.

Adı; her gün orda olduğu Amatör spor evi yanındaki Gençlik merkezi sahasına verildi.

Vefaya vefa gösterildi.

Ahmet Yılmaz; namı diğer “Goppo Ahmet” abimiz..

Kimde emeği yok ki?

Kimler sayesinde futbolcu, iş sahibi olmadı ki?

Tozlu-toprak sahalardan mahalle aralarından o kadar çok insanı çıkarttı ki; halen dua ederler Ahmet abiye…

İsmi Bahçelievler sahasına verildi.

Görmeyecek, duymayacak, yeni yetenekleri keşfetmeyecek belki ama…

Hissetmiştir.

Kendisi fani dünyadan göçüp gitse de; ismi yaşayacaktır sonsuza dek.

Nur içinde yatsın.

Fethi Demircan; Elazığspor, Galatasaray ve Milli takımlar eski teknik direktörü.

Arada daha birçok süper lig, 1. Lig takımları var, saymakla bitmez.

Adana için bir Fatih Terim, Trabzon için Şenol Güneş, İzmir için bir Mustafa Denizli neyse;

Elazığ için de Fethi Demircan o’dur…

Üstelik, bu isimlerden bazılarının da hocalığını yapmış bir değerimizdir.

İstanbul ve çevresinde Elazığspor’un maçı olduğunda, üşenip maça gitmeyen gurbetteki gençlerin aksine,  birkaç araç değiştirerek antrenörlüğe ilk başladığı memleketinin takımını izlemeye gider üşenmeden, o yaşına rağmen…

İsminin yaşatılacağı müjdesini vermek üzere “Sporda vefa gecesi”nin ertesi günü aradım.

Kızı çıktı ve babasının Fenerbahçe maçı dönüşünde yürürken düştüğünü ve kalça kemiğini kırdığını belirterek, ameliyat olduğunu söyledi telefonda.

O yaşına rağmen futboldan kopamamış Fethi Demircan hocamın çok mutlu olacağını düşünerek aradığımda aldığım haber beni de ziyadesiyle üzdü.

Pazar günü telefonum çaldığında Fethi Demircan hocamın sesini duymak, mutlu etti beni yeniden…

Hemen Elazığspor’u sordu, memleketten haberleri sordu.

Ölümden döndüğünü belirtti.

Kızının verdiği haberden mutlu olduğunu belirterek, emeği geçenlere teşekkür etti.

Adı; Fırat Üniversitesi içerisindeki Sentetik sahaya verildi.

Hayırlı olsun…

Ve de geçmiş olsun Fethi hocam

Ahmet Aytar; Akdeniz oyunları şampiyonu…

Adı ilk ölümsüzleştirilen sporcularımızdan…

Onlarca atlet yetiştirdi.

Adının verildiği spor salonunun yeri kent meydanı olunca, ismi kendisine yakışır bir şekilde yeni şehir stadyumunun yanında yapımı devam eden spor salonuna verildi.

Aziz Taylan; namı diğer Cızzo Aziz

Elazığspor’un efsane malzemecisi…

Kendi halinde, Gazi huzurevinde hayatını devam ettiren bir ağabeyimiz…

Huzurevi Bocce takımının da kaptanı.

Futbolda Messi neyse, Bocce’nin de Messi’si Aziz Taylan’dır.

O da unutulmadı…

Gençlik ve spor il müdürlüğünün yaptırmakta olduğu Bocce sahasına Aziz Taylan veya lakabı olan “Cızzo Aziz” ismi verilecek.

“Sporda Vefa Gecesi”ne,  belediye başkanımız Şahin Şerifoğulları’nın Vefası damga vurdu.

Vefa; İstanbul’da bir semt ismi değilmiş demek ki…

Vefa; değer verenlerin, vefa gösterenlerin adıymış aslında…

Tıpkı Belediye başkanımız Şahin Şerifoğulları’nın adı gibi…

Teşekkürler “Vefalı” Şahin başkanım!..