2019 Yılı’ndan beri yürürlükte olan, Elektrik Piyasasında Lisanssız Elektrik Üretim Yönetmeliği ile tüketim abonelerine ‘’sözleşme gücünün’’ iki katı kadar lisanssız güneş enerjisi santrali (GES) yapma imkânı sağlanmıştı…

11 Ağustos günü açıklanan yeni düzenleme ile tüketim fazlası enerjinin, tükettiği enerji kadar sisteme verildiği ve geri kalan kısmın ise bedelsiz olarak sisteme aktarılacağı öngörülüyor.

GES Projesi yaptıran firmaların zor durumda kaldığını, özellikle kredi veya borçlanarak yatırım yapanların zor durumda olduğunu belirtmek isterim.

Firmalar, hükümetin bu karardan bir an önce dönmesi gerektiğini, aksi takdirde zor ve sıkıntılı bir sürecin başlayabileceğini belirtiyorlar.                                                                                                                     

EPDK Başkanı Yılmaz sosyal medyaya da yansıyan, söz konusu eleştirilere ilişkin açıklamalar yaptı. EPDK Başkanı Yılmaz’ın; “Bu eleştirilerin iki sebebi olabilir ya bilgi eksikliği ya da kötü niyet. Bu düzenleme birilerini rahatsız edebilir elbette. Ama kim bu birileri? Sektöre zarar veren, tarım üreticilerimizi, sanayicilerimizi, hayvancılıkla uğraşan tüketicilerimizi kullanarak, gerçekle bağı olmayan tüketim tesisi gücü oluşturarak hat ve trafo kaybına neden olanlar, tüketim yapmadan üretim yaparak tarım, hayvancılık ve sanayi üretimlerini akamete uğratanlar… Evet, bunlara dur diyoruz. Düzenlememizin amacı belli: Kendi tüketimi için üretim yapanların desteklenmesi. Gerçek tüketimi olan ve kapasite kısıntı nedeni ile üretim tesisi kuramayan tüketicilerin önünün açılması.” Tarzı açıklamaları bu karardan vazgeçilmeyeceğini net bir şekilde ifade ediyor…                                                                                                             

ABD’de açıklanan TÜFE oranlarının hız kesmesi, gelişmekte olan piyasalara olumlu yansıdı.

Enflasyon oranlarının düşüşü FED’in Eylül ayı toplantısında faizlerin 0,50 baz puan artışının olacağını ve faiz artırım sürecinde agresif artışların önünü kesmiş oldu. Faizlerin yükselişinin önünün kesilmesi ONS Altın’ı 1785 seviyesinden 1807 ONS seviyesine yükseltti. Bu yükselişten dolayı 1840 ONS seviyesinin önü açılmış oldu.

Gram/TL’de ise daha önce belirttiğimiz 1045 TL seviyesini görmüş oldu. ONS’un yükselse bile Dolar kurunun değer almaması halinde 1020-1050 TL bandımızı korumuş olduk.

Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın, Soçi’de Sayın Putin ile ekonomik anlaşmalar imzalaması ve tahıl koridorunun açılarak dünyada gıda fiyatlarının yükselişinin durmasına ve tedarik zincirinin ortadan kalkmasına fayda sağlamış oldu.

Petrol varil fiyatlarının 93 Dolar’a düşmesi iç piyasada hammadde fiyatlarının düşmesine ve elinde stok yapan firmaların zarar etmesine neden oldu. Bu sürecin devam etmesi halinde enflasyon oranlarında önümüzdeki ay bir miktar düşüş yaşayabiliriz. Rusya Merkez Bankası ülkenin varlık fonunun Çin, Hindistan ve Türkiye’nin para birimlerine yatırım yapabileceğini söylemesi ve uzun bir aradan sonra borsaya yabancı girişinin olması, iç piyasada Dolar/TL kurunun 18 TL psikolojik sınırını geçememesi halinde önümüzdeki süreçte değer kaybedebileceğini enflasyon oranlarının düşüşü ile beraber TL’nin değer alacağını söyleyebilirim.

Bu gelişmeler ile beraber dövizdeki hareketin bir müddet düşüş yönünde hareket etmesini tahmin ediyorum.                                           

YASAL UYARI!
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.