OCAK AYI’NDA ELAZIĞ’DA NELER OLDU?
Milletvekilimiz Zülfü DEMİRBAĞ ‘’Komünistlerde namus anlayışı yoktur’’ dedi.
Şehir Merkezine mevsimin ilk karı yağdı.
Elazığ Belediye’si Halk Ekmek fabrikası kurma kararı aldı.
Elazığ’da Ağabey ve Kardeşi 2 saat arayla hayatını kaybetti.
Elazığ'da bir şahıs, boş arazideki hurda malzemeleri çalmak için nakliye aracı tuttu. Mahallelinin tepkisi üzerine olay yerinden kaçan şüpheli, polis tarafından evinde yakalandı.
Valimiz şehrimizde ki 3 TV Kanalı’nın ortak canlı yayınında halkın karşısına çıktı.
Farkındalık oluşturmak isteyen üniversite öğrencisi Çağdaş AKTAŞ örümcek adam kostümü giyerek sokak hayvanlarını besledi.
F.Ü Tıp Fakültesi öğrencisi, cemaat evindeki baskıları anlatıp hayatına son verdi.
Yasaklı ırk 150 köpek koruma altına alındı.
15 yaşındaki çocuk annesini darp edip rehin aldı.
Zabıta dilencileri yakaladı, vatandaş ise sadaka vermeye çalıştı.
Çocuk parkında yasaklı ırk (pitbull) köpek gezdiren vatandaş, yasaklı ırk köpek gezdirmenin cezasını duyunca görevlilere teslim etti.
Harput dünyanın ilk metaverse kenti oldu.
Bir grup üniversite öğrencisi Sosyal Sorumluluk Proje’si olarak, köyde yaşayan kadınları şehir merkezinde ağırladı. Bowling oynayıp, sinemaya ve kuaföre götürerek sosyal aktivitelerle buluşturdu.
Bir genç, kar tutan ATATÜRK heykelini elleriyle temizledi.
Jandarma ekipleri tarafından düzenlenen operasyonda horoz dövüştüren 17 kişi yakalandı.
Elazığ’da bir kişi ticari aracın arkasına bağladığı iple karda kayak keyfi yaptı.
Aracın deposundan benzin çalan hırsız yakalandı.
Hırsızlıktan eli boş dönen şüpheli yakalandı.
Polis çocuklarla kartopu oynadı.
Bir vatandaş 3.75 cm’lik kardan adamıyla sezonun en büyük kardan adamını yaptı.
***
KARDAN ADAM
Sonunda kar yağdı, yıllardır bugünleri gözlidik... Verimli topraklarımız için su ilaçtı. Özlediğimiz için adeta karların içine daldık, kartopu oynadık. Kar üzerinde halaylar çektik, olmazsa olmazımız kardan adamlar yaptık. İlginç olaylar ise bundan sonra başladı. Bu olaylara girmeden eski bir olayı anlatayım;
‘’Bir mağazanın vitrininin camı kırılarak, cansız mankene cinsel saldırı olayı olmuştu çok öncelerde. Bu kar yağışlı günlerde ise kardan adamlara saldırı, kardan adamları, kardan çocukları çalma olayları aldı başını gitti. Diyim dünyanın her yerinde yapılan kardan adamlar Türkiye’de beni kimse yapmasın diye yalvarıp duridir. Nedir bu saldırganlık ve öfke? Nedir bu kardan adam çalma? Şunun şurasında üç beş gün sonra eriyip gidecek. Siz hiç geçen seneden kalma kardan adam gördünüz mü? Ya da geçen sene yapılana gitmeyip yaz ayını burada geçiren kardan adam gördünüz mü? Niye kabul etmisiz? Eri işte rahat bırakın kardan adamları. Kendi kardan adamınızı kendiniz yapın, emek hırsızlığı düşmanlığı yapmayın.’’
***
İZ ÖDENEK
Zamanın birinde avcı arkadaşlarla birlikte Uluova’ya bıldırcın avına gitmiştik. Uluova yemyeşil ve sulak olduğu için bıldırcın çok olur demişlerdi. Zaten ben de pancarın, fasulyenin, pamuğun altlarında iz süridim... Arkadaşlar da arkamdan bağırilerdi ‘’İze bak, izi takip et’’ bende saf saf iz aridim, iz yok. Sonunda döndüm yanlarına gittim... ‘’İz miz yok’’ dedim güldüler. ‘’Yav sen yerde mi iz arisin, iz orada değil Uluova’nın sulanması için ayrılan ödenekte dediler. Onu takip edeceksin haberin yok mu? Uluova iz ödenek kapsamına alındı. Takip edilecek, uygun görürlerse yıl içerisinde ödenek aktarılması işlemleri görüş alınarak Cumhurbaşkanı onayına sunulacak. Oradan çıkacak kararla proje devam edecek. Ova sulanacak. Pamuk, pancar, fasulye ekilecek, onlar yetişecek bıldırcınlar gelip altlarına girecek. İZ takip etmenin sayesinde kalkan bıldırcınları, avlayacaksın dediler’’ işte o gün bugündür.
İZ (izli ödenek) peşindeyim. Arkadaşlardan biri de ‘’Olmadı kavak ağaçlarının tepesine bak, eğer balık kavağa çıkmışsa kesin bıldırcın avlarsın’’ dedi. Doğru demiş. Uluova’ya her ava gittiğimde ağzım havada kavaklara bakim, hele kavaklarda balık var mı? Balık varsa Uluova sulanmış, bıldırcınlar gelmiş demektir. Gravvgravv tüh gene bıldırcın kaçırdım.
HAFTANIN FOTOĞRAFI:
HAFTANIN FIKRASI:
Gencin biri annesini sırtlamış, Hicaz’a götürmektedir.
Yolda hocanın biri genci görür ve sorar:
-“Sen bunu nereye götürisin?”
Genç cevap verir:
-“Hacca götürim.”
Hoca gence:
-“Oğlum sen ananı Hacca götüreceğine ever.”
Oğlan yine “Mırın gırın” ederken annesi hocanın söylediklerini duymuş olacak ki oğluna;
