GEÇİCİ ÖĞRETMENEVİ

Baharda Pertek ilçesine gezmeye gitmiştim. Güzel bir binanın önünden geçerken yanımdaki arkadaşa bu ne binası dedim. Öğretmenevi dedi. Yani burnumuzun dibindeki bir ilçede bile güzel bir öğretmenevi vardı. 23 Kasım günü gözüme bir haber takıldı. Haberde öğretmen okulu mezunları okullarını görmek için Elazığ’a geldiler ama bina tadilat olduğu için içeri giremediler yazidi. Yani eski öğretmenevinin yerinde olan okullarını girip görememişlerdi. Olabilir benim esas ilgimi çeken ise bu öğretmenlerimizin sene kaçlarda buradan mezun olduklarıydı. Sordum, soruşturdum 1965 civarıymış.

Öğretmenler çeşitli misafirhanelerde kalacaklarmış. Daha ilginç olan ney bilimisiz? 24 Kasım günü şehrimizde ‘’GEÇİCİ BİR ÖĞRETMENEVİ’NİN açılmış olması…

Aradan hemen hemen 60 yıl geçmiş. Ortada kalıcı bir öğretmenevimiz hala yok. Bu kadar bekledik inşallah parmakla gösterilecek bir öğretmenevi yaparlarda bizde emeği geçenleri alkışlarız.                                            

*** 

UZMANLIK SINAVI

Nerden çıktı bu öğretmenler için uzmanlık sınavı Gardaş! Öğretmenleri boşver etrafındakileri de etkilemeye başladı. Günlerdir evde sıcak yemeğe hasret kaldık. Hoca hanım bu yaştan sonra sınav stresi yaşayınca olan bize oldu. Yaş gelmiş bilmem kaça eli kulağında gün sayıki emekli ola kalktı gitti sınava girdi. Dört yıllık fakülte bitir, pedagoji al, yıllarca dirsek çürüt ondan sonra hadi gel sil baştan seni imtihan edecem. Bazen diyim ki esas mesleğim olan öğretmenliği iyi ki tercih etmemişim. Yok Gardaş yok bu kadar stresi imkânı yok kaldıramazdım. Yat kalk ha bire kendini ispat etmeye çalış. Acaba diyim sınav esnasında kapının önünde öğrenciler öğretmenlerinin çıkmasını beklediler mi. Bir iki dakika geç kalıp sınava giremeyip kapının önünde hüngür hüngür ağlayan öğretmenler oldu mu. Sınava giren bayan öğretmenlerin küpelerini çıkarttırdılarmı. Kapının önünde muhabirler röportaj yapmak için beklediler mi. Hocalar bu sene sorular çok kazıktı çalışmadığımız yerlerden çıktı dediler mi ya da hele müsaade edin acele eve gidem ocakta yemeğim var , torun bekli parka götürecem diyenler oldu mu.                                                  

***

EYMEN BORCUNU ÖDEDİ!

Köşemde bahsettiğim Nuh’un gemisi başlıklı yazımda adı geçen nahnasıyla (lahana) ünlü, Kesrikli köylüm Eymen Gardaş geçte olsa sözünde durup, zeytinyağlı nahna sarması borcunu nihayet ödedi.

Bende az uğraşmadım!

Ta babasının dükkanına gidip dedim oğlan söyle borcunu ödesin yoksa köşemde Eymen borcunu ödemi diye yazarım dedim. Zaten böyle deyince Eymen apar topar sarmaları yaptırıp getirip borcunu ödedi. Eymen Gardaş’a ve ailesine nazik davranışlarından dolayı teşekkür ederim. Bu arada Nuh’un gemisi diye yazdığım dayısının evi de nihayet bitti. Toki teslim etmiş gün baktım dayısının da ayakları yerden kesilmiş uçidi. Olan bana oldu. Ev bahanesiyle gidip yiyip içidim. Daha gidem kendime yeni bir TOKİ evi bulam.                                             

***

KURTLAR VADİSİ

Naftalinleyip dolaplara koyduğumuz siyah takım elbiseleri, gömlekleri çıkarın. Kahvelerde kalabalık izleyicilerle röportaj yapmak için TV kameramanları hazırlansın. Sharon Stone’ye de haber salın ufak bir sahne için çağıracağız kimseye randevu vermesin bize lazım. Polat abi çok kızar. Başlar başlamaz tüm perşembe akşamları ekran başındayım lütfen rahatsız etmeyin. Erol gardaş büroyu hazırla çayı demle. Kabak çekirdeğiyle kadayıfı alıp gelik…

Erol Gardaş, önceki bölümlerin özetini bile büyük bir ciddiyetle izler asla gürültü yapılmasından hoşlanmazdı. Anladız değil mi neden bahsedim. Hemşerimizin dizisi KURTLAR VADİSİ yeniden başlayacakmış.

*** 

HAFTANIN FIKRASI:

Nasreddin Hoca hastalık yüzünden yatağa öyle bir mıhlanmış ki ölüm korkusu aklından çıkmaz olmuş. Baş ucunda bekleyen karısına: ‘’Hatun demiş, tak takıştır, sür sürüştür, giyin kuşan yanıma gel.’’

-Düğüne mi gidiyoruz ayol, demiş, karısı sen yataktan bile kalkamıyorsun!

-Yok, demiş Hoca öyle değil, Azrail gelmek üzere, geldiğinde belki seni beğenir de…

                              

HAFTANIN FOTOĞRAFI: