27 Ekim 1962 tarihli Yeni Fırat Dergisi’nin 5. Sayısı’nda zamanın ciddi kurumlarından “Basın Yayın ve Turizm Umum Müdürlüğü”nce “Türkiye Folklor Haritası”nın saptanması için çalışmalar yapıldığını ve Elazığ’dan da bunun için bir araştırma istendiğini, bu konunun kentin önemli kültür insanı Avukat Fikret MEMİŞOĞLU’ndan rica edildiğini anlıyoruz.

İlk olarak Matbuat Umum Müdürlüğü olan bu kurum, adı zamanla çokça değiştirilse ve çeşitli müdürlüklere bölünse de kültür, turizm, tanıtım açısından önemli görevler yapmıştır. Son adıyla Basın Yayın ve Enformasyon Genel Müdürlüğü gittikçe önemsizleştirilmiş ardından da 2018’de tümüyle kapatılmıştır.

Yeni Fırat Dergisi’nin, bu resmî kurum için hazırlanmış olduğu yazı, dergide de bölümler hâlinde yayımlanmış olup, yazının bazı bölümlerini, kent kültürüne ışık tutabileceği düşüncesiyle günümüze taşımak istedik: 

6/4/962 tarih ve 23/2448 sayılı yazıya K.

Konu : Türkiye ve Folklor Haritası

Basın - Yayın ve Turizm Bakanlığı’ndan.

Elâzığ Valiliği’ne gönderilen 5/2/962 tarih ve 496 sayılı yazının ilişiği elan listedeki sorulara sırası ile cevaplarımızı arz ederiz.

 

“… Elâzığ ve civarında oynanan oyunlara topluca bir ad verilmez. Her oyunun ayrı ayrı adı vardır. Bu oyunlar, yalnız şekil ve figür bakımından değil, tempo bakımından da birbirinden ayrı oldukları için genel bir adla adlandırılmazlar.

Meselâ Bıçakoyununa (Elâzığ Zeybeği) denilmekte ise de, Ege Zeybek oyunları ile münasebeti yoktur. Halay, Sivas ve diğer orta Anadolu halaylarından tamamen ayrı figür ve tempo bakımından farklıdır. Göverçin oyununa, Horum da denilir. Bu kelimenin (horan) ve (horon) kelimeleriyle karıştırılmaması gerekir.

Kadınlar tarafından karşılıklı söylenerek oynanan oyunlara (karşılama) denir: İspahi, Sudan Geçirme gibi...

Elâzığ ve civarında (Bar) ve (Kasap oyunu) diye anılan hiçbir oyun yoktur.

Erkekler tarafından oynanan oyunlar:

Halay, Tamzara, Delilo, Avreş, Köçekçe (Keçice) Le Nuri veya Fatmalı, Üçayak ve Üçayak üstü, Ağırlama ve Ağırlama üstü, Kalkan Kılıç, Cirid oyunu (Sazla at oynatma), deve oyunu, Arap oyunu (Komik bir oyun) vs.

Kadınlar tarafından oynanan oyunlar:

Çaydaçıra, İsfihan, Şevekirma, Çiftetelli, Çıkçıko; karşılamalar ise, İspahi, Karakuş, Karanfil, Yazma, Sudan Geçirme, Köylü kızı-Şehir kızı, Urum kızı gibi...

Sayılan bu oyunlar, dün olduğu gibi, bugün de ilimizde ve köylerde oynanmaktadır. Bunlardan unutulan olmamakla beraber, birçoğunu pek az bilen kalmıştır. Unutulmamasına gayret edilmektedir.

İlimizin uzak köylerinde, bilhassa Alevi köylerinde Fatmalı, Delilo, Halay gibi kol oyunları, kadın-erkek tarafından oynanmaktadır. Fakat Elâzığ ve civar köylerinde, birlikte oynanan oyun yoktur.

Ancak, İspahi, Sudan Geçirme, Urum kızı karşılamalar, kadınlar tarafından erkek kıyafetine girilerek ve erkek öz ve rol ile oynanır. Bunların çok eskiden kadın-erkek tarafından karşılıklı oynandığı oyunun mahiyetinden anlaşılmaktadır.

Hemen bütün oyunlar türkülüdür. Türküsüz oyunlar, Halay, Avreş, Köçekçe ve Kalkan Kılıç’tan ibarettir.

Çalgılar: İlimizde oyunlarımız, davul-zurna veya davul-gırnata (klarnetle) oynanır.

Türküler, Çırıtma, Gırnata (klarnet) kemene (kemanla, kemençe arası bir çalgı) def ve dömbek (darbuka) ve alaturka diğer çalgıların yardımıyla söylenir. Kemene’nin tahtası kemana, yayı kemençeye benzer. Akort yeri, çene altında tutulur, kaidesi diz üstüne konularak çalınır. Yani kemanın aksine...”