Bir haftada 3 maça çıkan Elazığspor, aldığı sonuçlardan sonra taraftarlarına çok büyük bir hayâl kırıklığı yaşatırken, elbette kümede kalma şansını da oldukça zora soktu…
Oysa, Ara Transfer Dönemi’nde kadroya takviye edilen 15 oyuncuyla Elazığspor’un düze çıkacağına inananlarını sayısı çoğunluktaydı.
“Transferi açalım gerisi kolay” diyenlerin beklentisi büyüktü…
Pekâla ne oldu şimdi, bitti mi umutlar?..
Bu sorunun cevabını yazının sonuna bırakalım şu bir hafta ve öncesinde yaşananlara bakalım önce…
***
Transferlerin açıklanmasıyla birlikte kadroya katılan isimler, ilk maça yetişemediler ve Elazığspor, Artvin Hopaspor’a yenildi…
Deplasmandan döndük geldik yakalayabileceğimiz bir rakip olan Osmaniyespor’la evimizde karşılaştık, kaleciyle birlikte 5 transferin sahaya sürüldüğü 3 ihtimâlli maçta son dakikada mutlak bir golü kaçırdık, Kalecimiz Hakan’ın performansıyla 1 puan aldık…
En önemli maçlarımızdan biri için deplasmana çıktık yine; “Karaman Belediye’yi yenersek bir seri başlatırız” düşüncesindeydik ama, 8 transferin birden sahaya sürüldüğü müsabakada evdeki hesap deplasmana uymadı ve ne yazık ki Elazığspor Karaman Belediye’ye yenilerek bir büyük avantajı kaçırdı!..
Belki hiç gelmemesi, -hadi gelmiş olsun da- hiç değilse başarılı olamadığının anlaşıldığı ilk dönemde derhâl gönderilmesi gereken Cafer AYDIN, iş işten geçtikten sonra gönderildi?
Olmadı, bu kez; “Levent ERİŞ geliyor, yok hakkını kullandığı için takımı tribünden idâre edecek!” gibi bir garabet gerekçeye bile râzı edildi koca Elazığspor Câmiası!
Neticede, bizimkiler yanlıştan döndükleri için değil, adam alacağı parayı az bulduğu için bir bahâne üreterek, İzmirspor Câmiası’nın ısrarları karşısında kalacağını ve Elazığ’a gelemeyeceğini bildirdi…    
Hazır, Sportîf Direktör olduğu için Alaattin TUTAŞ iknâ ve razı edildi!
Cafer AYDIN’ın transferini ısrarla istediği, hatta kefil olduğu oyuncular da vardı kadroda, küstürdüğü ve özgüvenlerini kaybettirdiği gençlerimiz de…
Böyle bir ortamda Elazığspor, Kelkit Belediyespor’u konuk etti kendi saha ve seyircisi önünde; 8 Transferle başladığı maçı girdiği çok net fırsatlara  bakarsak 7-3 kazanması gerekirken, son dakikalarda yediği golle 2-1 kaybetti?
Hakem kötü yönetimiyle ön plâna çıktı, tecrübeli Kaleci Hakan gelecek maçların önemini düşünmeden oyundan atıldı, taraftar tahriklere kapıldı koltukları kırdı, sahaya yağan koltuk parçalarından nasibini alan yardımcı hakemin kafası yarıldı ve neticede başta bahsettiğimiz o son hafta böyle başladı!
Zamanında tescîl edilmediği için transferlerin hiçbirinin forma giyemediği, son maçtan dolayı “Seyircisiz” Oynama Cezası’na çarptırılan Elazığspor’un tamamen “bizim gençlere” muhtaç olduğu bir kritik maça daha çıktı Bordo-Beyazlı Temsilcimiz!..
Cafer AYDIN’ın küstürdüğü ve özgüvenlerini kaybettirdiği, yeni transferlerin gelmesiyle papuçları dama atılmış olan “teknik direktörzede” gençlerimiz, Gözgözler’i yenip 3 puanı alacaklardı ama, bir kez daha bir hakem çıktı; bir hafta önce kınanan hakeme nispet edercesine 2 penaltı, biri bariz gol şansı öteki 2. İhtar’dan olmak üzere 2 Kırmızı Kart’ı, eskilerin deyimiyle “gözüne gözlük” dercesine, göz göre göre atladı ve gençlerin bu kadar engellemeye karşı dirençlerinin kırılmasıyla Elazığspor kazanamadı!
Gözgözler Maçı’nı tribünden izleyen transferlerimizin hakemin haksız kararlarına karşı nasıl yandıklarına bizzât şâhit olduğum için “Çatalca Maçı’nı kazanır bu takım” diye umuyordum?
Ama, ne yazık ki 4. Dakika’da gelen ilk golle 90+8 Dakika’ya 4 gol sığdırınca rakip, morâlimiz alt üst oldu ve bir haftada 3 maçtan 1 puan alan Elazığspor ne yazık ki hayâl kırıklığı oluşturdu!
***             
“Pekâla ne oldu şimdi, bitti mi umutlar?..” Sorumu cevaplayayım…
Ara Transfer’in zorluğunu Transferin açıldığı gün dile getirmiş; “Transfer tahtasının açılması” demek, Elazığspor’un kurtuluşu demek değil. Transfer açıldı ama… Kimler transfer edilecek, uyum sağlayacaklar mı, maya tutacak mı, istenilen saha sonuçları alınacak mı? Elazığspor Kümede kalacak mı?” diye yazmıştım…
“Hendekspor’u yakalayıp geçecek takım ligde kalır” diyorum, 10 maç ve hâlâ umudum var ama; Elazığspor kazanamadıktan sonra nasıl hesap yapacağız? Kazanmak lâzım, kazanmak!