Cumhuriyet tarihinin en büyük kalkınma projelerinden biri olarak kabul edilen “Güneydoğu Anadolu Projesi” (GAP), bölgenin sahip olduğu kaynakları değerlendirerek yörede yaşayan insanların gelir düzeyini ve yaşam kalitesini yükseltmeyi amaçlayan önemli bir projedir. GAP, başlangıçta Bölge’nin su ve toprak kaynaklarının geliştirilmesine dayanan bir program olarak ele alınmış; Fırat-Dicle Havzasında sulama ve hidroelektrik enerji üretimine yönelik 13 proje paketinin toplamı olarak planlanmıştır. Bu projelerle 22 baraj, 19 hidroelektrik santrali ve yaklaşık 1,8 milyon hektar alanda sulama şebekesi yapımı öngörülmüştür.

1989 yılında GAP Bölge Kalkınma İdaresi Teşkilatı kurulmuştur. Proje, başlangıçta sadece toprak ve su kaynaklarını geliştirmeye dayalı projelerden oluşurken, daha sonra GAP Master Planı ile önceliği sulama ve enerji olan ve diğer ana yatırım projelerini de kapsayacak şekilde bölgenin topluca kalkınmasını sağlayacak bir programa dönüşmüştür. Proje kapsamında 32 yıldır yatırımlar sürdürülmektedir. (1)

1989 yılında GAP Master Planı ile startı verilen ve aynı yıl kurulan GAP Bölge Kalkınma İdaresi ile hayata geçen ve 2005’ te tamamlanması öngörülen bu mega proje kapsamında Fırat ve Dicle üzerinde planlanan 22 barajın 19’ u tamamlandı. Sulama projelerinin ise yaklaşık 3’ te biri bitirildi. Sulanması planlanan alanın sadece 500 bin hektarı sulamaya açılabildi. (GAP İdaresi Raporu)

Yapılacak yatırımlarla ülkemizin enerjide dışa bağımlılığının azaltılması hedeflenmişti. Ayrıca Fırat ve Dicle havzalarının birleştirilmesiyle ve açılan kanallarla bölgeye sulu tarım getirerek bir tarım devrimi planlanıyordu.  Oysa çeşitli nedenlerle GAP’ın tarım ve sulama ayağında gecikmeler yaşandı. Dolayısıyla öngörülen hedeflere ulaşılamadı. Ancak son 10-15 yılda mısır, meyve ve sebze üretimindeki artış projede sağlanan başarılardan biri olarak değerlendirilebilir. (2)

Küresel ısınmanın etkisiyle dünyanın gündemine oturan “sulama projeleri” bu projenin de ağırlıklı bir parçası olduğu için yeniden önemli hale gelmiştir. Bu nedenledir ki, çok eksiği bulunan sulama projesindeki yatırımların ivedilikle bitirilmesi önem kazanmıştır.

Önümüzdeki dönemde kendi yediğini üretebilen ülkelerin ayakta kalacağı, dolayısıyla yeni bir dünya düzeninin geleceğinden söz ediliyor. Günümüzde birçok ülke ihraç edecek malı olmasına rağmen çeşitli tarım ürünleri ihracına yasak getirdi. 30’a yakın ülke ise ihracata kota getirirken, ithalatı kolaylaştırdı. Dolayısıyla ithalatçı ülkeler gelecekte büyük bedeller ödemek zorunda kalacaktır. Oysa dünyada halen yaklaşık 50 ülke gıda desteğine ihtiyaç duymaktadır. Bu nedenlerle “Tarım Sektörü”nün gelecek süreçte en önemli sektörler arasında yer alacağı öngörülüyor. Dolayısıyla tarım arazileri önümüzdeki yıllarda en kıymetli varlıklar arasına girecektir. Bu açıdan bakıldığında, bugün dünyanın 126 ülkesinden 133 çeşit gıda maddesi; sebze ve meyve ithal eden Türkiye için GAP projesinin ne kadar önemli olduğu ortaya çıkmaktadır. GAP projesi bizim için bir fırsat olup,      Türkiye’nin bu fırsatı iyi değerlendirmesi gerekir.

Sonuçta; paranız olsa da tarım ürünleri satın alamayacak duruma gelebiliriz. Bu nedenle GAP projesinin ivedilikle bitirilmesi önem kazanmıştır.

Kaynakça:

(1)     GAP’ ta son durum – GAP İdaresi

(2)     Mardin Life internet sitesi