BİR GARİP BEDO/ BEDRİ YÜCEL
ŞIHIM
Ne bilem işte, o aileden aday olanlardan birini görsem ismiyle veya unvanıyla hitap etmim. Ağız alışkanlığı olmuş ya hep ‘Şıhım’ diye hitap edim. Geçenlerde Yeniden Refah Partisi Elazığ Belediye Başkan Adayı Sayın Faruk Septioğlu seçim gezileri kapsamında iş yerimize uğrayınca çok sıcak ve samimi bir muhabbet gerçekleştirdik. Kendisini bu kadar yakından ilk defa göridim. Tanışma faslından sonra adet olduğu üzere biz kendi beklentilerimiz o da kendi beklentilerini ifade etti. Onun beklentisi tabi ki oy oldu. Bizim beklentimiz ise şahsi olmayan bir beklentiydi, zaten tüm adaylardan da bunu beklik. Elazığ’a hizmet! Her adaya ilginç sorular sorma huyum olduğu için Septioğlu’na da ilginç bir soru sordum ve dedim ki ‘’Şıhım bu seçimde neden Elazığ-Palu ayrımı üzerinden propaganda yapili? Bana göre bu ayrım hiç güzel bir olay değil. Sizler yılların siyasetçilerisiniz çalışmalarınızda bu konuya dikkat edin ve buna engel olun. Bunun kimseye bir faydası olmaz.’’ Sayın Faruk Septioğlu sorduğum soruyu sessizce dinledi ve bu yorum yapmadı. Beraber fotoğraf çektirip ardından, ‘Gındırlanik Gidik’ adlı kitabımı hediye ettim. Sonra olay bitti. Ziyaretinden dolayı Sayın Faruk Septioğlu’na teşekkür ederiz. Yolu açık olsun.
MÜZİK SİYASETİN GIDASIDIR!
Bu aralar Elazığ caddelerinde gezerken karmaşık duygular yaşim. Niye mi? Yolda dalmış giderken, bir bakim bangır bangır seçim araçları ardı ardına geli. Önce mahalli duygularım kabari çünkü mahalli müzik çali ve az kali yolun ortasında halay çekem. Neyse o çeki gidi, ardından mehter marşı çalan geli onda da milliyetçilik duygularım kabari ve Allah Allah diye koşasım geli. O da gidi, bu sefer özgün müzik çalan geli. Onda da başlim yarınlar bizim türküsünü söylemeye. Anlayacağınız bir müzik kargaşası almış başını gidi. Peki oyumu fikrimi etkili mi? Yok, sadece keyif alim ama müziğin sesi çok yüksek mümkünse biraz kısalım…
AĞAÇLAR CİÇEK AÇTI
Bahar gelince ağaçlar çiçek açar ya…
Elazığ’da da ağaçlar çiçek yerine aday açtı! Nasıl mı? Yolda yürürken ağaçlara bakın kesin adayların posterlerini görürsüz. Üç vakte kadar belediye posterleri pardon ağaçları budamaya başlar! Yalnız bütün ağaçları değil, kendince budanması gerekenleri budar ve esas keyifte o zaman başlar. Niye budadın, niye budamadın tantanası! Bakalım hangi ağacın çiçeği meyve olacak? Hangi ağaçların çiçekleri dökülecek? Daha bende gidem çiçekler üşümesin diye ağaçlara ilaç atam…
OTURDUKÇA KAZANİM
Nasıl mı? Eskiden her akşam arkadaşlarla kahveye gider, birkaç parti okey oynardık. Şimdi bir çay 10 TL olunca daha gitmik. Evde otirim, param cebim de kali ve evde oturduğum için para kazanmış olim. Eskiden bazı akşamlar iki üç arkadaş bir yerlere takılıp, yiyip ve içidik. Şimdi takılmik evde otirim. Evde oturduğum için param cebim de kali ve para kazanmış olim. Eskiden hafta sonları birkaç arkadaş atlidik arabaya sağa sola gezmeye gididik. Şimdi yakıt uçunca evde otirik ve evde oturduğum için para kazanmış olim. Eskiden yıl içerisinde büyük şehirlere gezmeye giderdim. Şimdi otobüs uçak biletleri pahalılaşınca bir yere gitmim. Evde oturim ve oturdukça para kazanmış olim! Eskiden yazları deniz kenarlarına tatile gididik. Şimdi tatil paketleri uçunca tatile gitmik evde otirik ve oturdukça para kazanmış olim. Eskiden çok gezince, üstümüz başımız ayakkabılarımız eskidi ve sık sık yenisini alidik. Şimdi gezmeyip evde oturunca yenisini almaya gerek kalmi ve evde oturdukça para kazanmış olim… Sizin anlayacağınız oturdukça para kazanan biri oldum. Böyle giderse yakın da bende çok zengin olup köşeyi dönerim. Yani oturduğum yerden para kazanıp zengin olan biri olurum. İşte hesap orta da!
HAFTANIN FOTOĞRAFI
(Mart ayında yeni fiyat listesi açıklandı…)
