Ülke tamamen bir akıl tutulması yaşıyor. Milyonlarca dar gelirli vatandaş, bir o kadarda aile ve çevresini de eklerseniz, sayı iktidarı değiştirebilecek kadar ciddi bir rakama ulaşıyor. Ancak durum halinden memnun, bir şey demeye korkar milyonların ezilmişliğini değiştirmiyor. Önceki cümlenin içerisinde memnun kelimesini bizzat kullandım. Çünkü yapılanlar karşısında ya memnunsunuzdur, ya da memnun değilsinizdir. Memnun olmadığınız zaman sandıklarda gerekli uyarıyı yapar, iktidara bir uyarı vermiş olursunuz. Durum onu gösteriyor ki vatandaş 20 yılı deviren mevcut iktidardan memnundur. Emekli vatandaşlara reva görülen ücret; milyonlarca EYT’linin hali; son olarak da memura yapılan 2024 ve 2025 toplu sözleşme zam oranları gelecek ile ilgili umutları iyice karartmış bir geleceğe hazırlıyor. İşin garip hali üst düzey bürokratlar; çifte maaş alan mutlu azınlık halinden memnun olsa anlarsınız, ancak az önce bahsettiğim milyonlarca dar gelirli vatandaş adeta kulakları üzerine yatmış ve uyanmak istemeyen ruh halini devam ettiriyor.
Kendisine mikrofon uzatılan vatandaşların vermiş oldukları cevaplarda bana asla samimi gelmiyor. “Elim kırılsaydı da oy vermeseydim!... Bir daha bunlara oy moy yok!..” serzenişleri tamamen yalan, gerçeklerden uzak söylemlerdir. Üç kişi bir araya geldiğinde; “ben bunlara oy vermedim…” “benim oyum filanca partiye…” diyenlere; “sen oy vermedin, o oy vermedi, bende oy vermedim!.. Ya bu iktidara kim oy verdi…” dediğinde, aklıma Şener Şen’in ünlü ‘’Züğürt Ağa’’ filmi geliyor. Sahneyi hatırlarsınız, seçime giren ağa seçimi kaybetmiştir. Ağanın partisine koca köyde yalnızca bir oy çıkmıştır. Yanında kahyası ve marabası ise hemen öne atlayıp, çıkan bir oy’un kendilerine ait olduğunu söylese de Ağa; “Ulan o bir oy sizin ise benim oyum nereye gitmiştir?..” dediğinde, kâhya gerçeği söylemek zorunda kalmıştır. “Ağam ister kız ister döv ama biz bütün köy diğer partiye oy vermişizdir, sebebi ise şıhın bizlere verdiği cennetten tapudur. Yanında bir miktar da para almışızdır… Çok güzel yerler ayarlamışızdır…”
Ülkemizdeki mevcut durumu sizlerin yorumuna bırakıyorum! Belki vatandaş falanca şıhtan oyunun falanca partiye verilmesi için tapu almıyor ancak; haktan ve adaletten uzaklaşarak, bir şekilde olaylara objektif bakmayarak hem kendi, hem de ülkenin geleceği ile ilgili yanlış kararlar verebiliyor. Şöyle düşünün ödediği vergiler ile zenginin parasının erimemesi için kurulan faiz düzenine destek vermiş oluyor. Sizce bu hareketin Din, Vicdan ve adalet terazisinde yeri neresidir?
Konu aslında göründüğü gibi basit değil, unuttuysanız hatırlatayım, ortada bir BÜYÜK ORTADOĞU PROJESİ var. Bunun bir eş başkanı var. Bunun bir hedefi var. Ya Rabbi sen ne büyüksün… Boşuna inen ilk ayet “OKU” demiyor… İnsanımız okumamaya devam ettiği sürece, “bunlar Müslüman ben diğerine mi oy vereyim?” demeye devam ettiği sürece; bizler rahata çıkamayacağız…
Sabit gelirli zorlanıyormuş? Kimin umurunda! Şimdi koskoca devletimiz itibardan tasarruf mu edecek? Vatandaş zaten halinden memnun, baksanıza seçim sonuçlarına! Yarın seçim olsa durum sizce değişir mi?
