ELAZIĞ HİPODROMU

  Oldum olası atları severim. Acaba çok kovboy filmi izledim diye mi yoksa at sırtında Orta Asya’dan Anadolu’ya geldik diye mi tam bilemim. Kurtları da sevdiğime göre demek ki sevgim Orta Asya kaynaklı. Çok sevdiğim atları yakından görüp izlemek için her sene Elazığ hipodromuna gidip gezer dolaşır yarış izler ve at sahiplerinin bakıcılarının yarış anlarında ki tepkilerini ruh hallerini videoya çekerim. Stres atmak piknik yapmak harika bir manzara izlemek isteyenler memleketimizde Yurtbaşı beldemizde bulunan hipodroma gitsin. İnanın burası Elazığ’ın en güzel köşelerinden biri. Ailece gidip gezilecek tertemiz yemyeşil, baraj manzaralı bir alan.

 Hipodromun yapımında emeği bulunan rahmetli babam Türkiye Jokey kulübü yetkililerini bu alana götürüp yeri gösterdiğin de adamlar manzaraya hayran kalıp zeminide çok beğenince hemen buraya hipodrom yapılması için harekete geçmişlerdi. O zaman hipodromun yapılmasına bazı sebeplerden dolayı! karşı çıkanlar bugün görselerdi acaba ne derlerdi bilemim. Babamın burayla alakası o zaman il genel meclis üyesi olmasından dolayıydı. Benim de burayla ilgili bilgilerim bundan kaynaklani. Topogillerinde buraya çok emekleri olduğunu da belirtmeden geçmiyeyim.

Gelelim bugüne. Yurtbaşı beldemiz ve hipodromumuz gerçekten övgüyü hakedi. Eminim ki Yurtbaşı belediye başkanının ve hipodrom müdürünün sayesinde bu övgü oluşmuştur. Yurtbaşı beldemizde bulunan acı sudan da biraz bahsedeyim. Böbreğimde ki taştan dolayı rahatsızlanınca birilerin tavsiyesiyle bu sudan içmeye gittim. Gerçeği söylemek gerekirse suyun tadı pek de hoş değil ama mecburen içidim birkaç bardak içip dolanıp gelip gene içidim ve bu sayede taşları düşiridim. Yani faydasını gördüğümü belirteyim.

***  ***  ***

MOTORCULAR

    Gecenin bir vakti arabamla ışıklarda beklim. Sol tarafımdan şaha kalkmış at gibi bir şey arabamın üstüne doğru geldi. Önce gerçekten at zannettim. İyice yaklaşınca bir baktım motosikletmiş sürücü motorun önünü kaldırmış öyle geliki tam dibimde zor durdu. Bende az kaldı camı açıp at sandığım için hops diyem. Allahtan kendiliğinden durdu. Peki şaşırdım mı yoo önceden de bu motorcuların yaptıklarını gördüğüm için hiç şaşırmadım. Birkaç örnek vereyim. Sürat bunlarda tek teker üstünden gitmek bunlarda sıfır çizmek sekiz çizmek aralardan sıyrılmaya çalışmak bunlarda yan yana gidip giderken motor üstünde muhabbet etmek bunlarda öyle koyu muhabbet ediler ki bir çay ve kahveleri eksik. Yanlarına iki kişi daha alsalar okey bile oynarlar. Birilerinin bu duruma bir an önce el atması tedbir alması gerekli yoksa durum çok vahim. Artık emniyet mi olur ne olur onu ben bilemem. Biz görünen durumu yazmakla mükellefiz. Zevkine motor kullananların haricinde ticari olarak da motorla işlerini yürütenler de bu olaya dahillerdir. İş yeri sahiplerinin de motor kullanan elemanlarına sahip çıkmaları şarttır.

***  ***  ***

FANİ ABE

 Siz hiç adı FANİ olan birine “her fani ölümü tadacaktır” dediniz mi ben dedim. Bizim adı Fani olan abimiz var eskinin hızlılarındandır. Elazığ yetmemiş Antalya’nın o da yetmemiş İstanbul’un altından girip üstünden çıkmış biri. Bu aralar Elazığa dönüp hayatını burada idame ettirmeye çalışınca eski tanışlarından olduğum için de sık sık yanıma uğrar ve kaynatırız. Yalnız Fani abe de bugünlerde bazı takıntılar oluşmuş. Kendi deyimiyle vücut teklemeye başlamış. Doktor arkadaşları da şakadan sende şu olabilir bu olabilir diye takılınca soluğu hastanelerde almaya başlamış filmler ilaçlar falan derken epeyi yorulmuş. Kısacası biraz da pimpirikli olduğu için evhamlanmış. Bende bu durumunu görünce moral vermek için dönüp kendisine fazla takma abi her fani ölümü tadacaktır diyiverdim. Artık kendisine moral mi olur yoksa çöküntümü olur bilemem. Ondan bahsetmişken abemizin bir yönünden daha bahsedeyim. Kendisi tip ve kıyafet olarak karizmatik biri olduğu için bayağı bir hayran kitlesi var. Seçimlerde partisi adına Ankara’ya gittiğin de Anıtkabir’de epeyi beraber fotoğraf çektirmek isteyenler olmuş. Aynı durum Elazığ’da da başına gelmiş. Hatta diyebilirim ki yanında gezdiği vekil adaylarından bile daha çok ilgi görmüş. Fani abimizle ilgili yazıma yine onun bir sözüyle son vereyim. “Allah’tan korkmayan dümbüktür.” Onu her gördüğüm de ne yapar eder çok sevdiğim bu sözü ona tekrar tekrar söyletirim.

HAFTANIN FOTOĞRAFI: