Bu haftaki analizime geçmeden önce geçen hafta ekonomi piyasasında neler bekleniyordu, neler gerçekleşti kısaca bahsettikten sonra bu hafta açıklanacak ekonomik verilere ve analizlere değineceğim.

ENFLASYON aylık bazda %3,08 artarak bir önceki yılın aynı ayına göre %83,45 artarak son 24 yılın en yüksek seviyesine çıkmış oldu. Ulaştırmada %130,22, hizmet üretici endeksinde ise %97,2 artış ile rekor kırmış oldu. ABD’de ise Cuma günü piyasaların merakla beklediği ve Amerika Merkez Bankası FED’in faiz konusunda öncü olarak gördüğü tarım dışı istihdam rakamları açıklandı. Piyasa beklentisinin üzerinde 263.000 kişi artış gösterdi. İşsizlik oranları ise beklentilerin altında %3,5 seviyesinde gerçekleşti. Dünyada enflasyonun bir sorun haline geldiğini ve enflasyon ile mücadelede merkez bankalarının faiz artışlarını sürdürmesini ve sürdürmeye devam etmesini bekliyoruz.


TCMB’nin ise aksi yönde hareket ederek üretim ve istihdama yönelik bir politika izleyerek faiz oranlarında düşüşe devam etmesi ve Cumhurbaşkanı Sayın Erdoğan’ın yaptığı bir televizyon programında yılsonunda faizlerin tek hanelere düşürüleceğini belirtmesi sonucu, önümüzdeki toplantılarda TCMB’nin faiz indirimi kesin gibi gözüküyor. Hazine ve Maliye Bakanı Sayın Nureddin Nebati, Bursa ekonomi zirvesindeki konuşmasında enflasyonun tüm dünyanın sorunu olduğunu ve yeni Türkiye Modeli ile üretim ve istihdamdaki artış ile ekonomi durgunluğa girmeden ‘’enflasyonu ülkemizde kalıcı olarak yine beraber yeneceğiz’’ dedi. Birleşmiş Milletler Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD), ABD Merkez Bankası (FED) ve Avrupa Merkez Bankası (ECB) gibi gelişmiş ülkelerdeki merkez bankalarının faizleri artırmaya devam etmesinin, küresel ekonomiyi resesyona ve ardından uzun süreli durgunluğa itme riski taşıdığını bildirdi. UNCTAD'ın raporunda, resesyon yaratmadan daha yüksek faiz oranlarıyla fiyatları aşağı çekebilmeye yönelik herhangi bir düşüncenin "ihtiyatsız bir kumar" olduğu ifade edildi. Milyarder Elon MUSK, ABD’de tüketici fiyatları hâlâ kırk yılın en yüksek seviyelerinde seyrediyor olsa da deflasyon konusunda endişelenmeye başlanması gerektiğini söyleyerek FED’e “faizlerin indirilmesi” uyarısında bulundu. Bu söylemler dünya merkez bankalarının enflasyonu düşürmek için faiz artırırken önümüzdeki yıllarda durgunluk ile ekonomilerin kötü olacağı ve büyük şirketlerin zor durumda kalacağı, iflasların başlayacağı ve işsizliğin yükseleceği bir durum ile karşı karşıya kalınacağı belirtiliyor. Yetkililerin ülkemizde ekonomiyi durgunluğa itmeden ve istihdamı artırarak ekonomiyi canlandırmak için faiz indirimlerinin atılmış iyi bir adım olduğunu söylemelerini önümüzdeki aylarda ve verilerde görmüş olacağız.

TCMB’nin faiz indirimlerine devam edeceği beklentisi dolara olan talebi artırarak 18,65 TL seviyesine kadar yükseltti. Merkez Bankası’nın rezervlerinin geçen hafta düşüş göstermesi piyasada dolara olan talebi de artırmış oldu. Teknik olarak halen güçlü duruşunu sürdüren doların düşüşlerinin alım fırsatı olduğu ve yükselişlerine yıl sonuna kadar devam edeceğini tahmin ediyorum. Özellikle tarım dışı istihdam verilerinden sonra dolar endeksinin tekrar yükselişe başlamasıyla dünyada dolara olan talebin artarak Euro/dolar paritesinin tekrardan düşüş eğilimine girdiğini söyleyebiliriz. ONS altında ise 1620 Ons seviyelerinden gelen tepki alımları ile 1730 seviyelerine yükselen ONS tarım dışı istihdamdaki artıştan sonra FED’in önümüzdeki faiz toplantısında faizleri 75 baz puan artıracağı beklentisi ve dolar endeksinin tekrardan 112 seviyesine yükselişi altında satışları beraberinde getirerek 1695 seviyesine düşürdü. Teknik olarak 1675 Ons seviyesinin kırılması hâlinde satışların hızlanarak devam edeceğini tahmin ediyorum. ONS’un 1675 seviyesinden gelen tepki alımları devam eder ve 1730 seviyesini geçerse, 1780 ONS seviyesine yükseliş kaçınılmaz olur. Gram altın ise 960 TL seviyelerinden gelen alımlar ile 1035  TL seviyesine yükselişler yaşadı. Özellikle 1045 seviyesinin geçilmesi halinde daha önceleri test ettiği 1065 seviyesine yükseliş yaşayabilir.
 

YASAL UYARI 
Burada yer alan yatırım bilgi, yorum ve tavsiyeleri yatırım danışmanlığı kapsamında değildir. Yatırım danışmanlığı hizmeti, aracı kurumlar, portföy yönetim şirketleri, mevduat kabul etmeyen bankalar ile müşteri arasında imzalanacak yatırım danışmanlığı sözleşmesi çerçevesinde sunulmaktadır. Burada yer alan yorum ve tavsiyeler, yorum ve tavsiyede bulunanların kişisel görüşlerine dayanmaktadır. Bu görüşler, mali durumunuz ile risk ve getiri tercihlerinize uygun olmayabilir. Bu nedenle, sadece burada yer alan bilgilere dayanılarak yatırım kararı verilmesi, beklentilerinize uygun sonuçlar doğurmayabilir.