Sanayi kesiminde kullanılan doğalgaza % 20 zam geldi…
Üretim ile ilgili sıkıntılar devam ederken, sanayicinin ürettiği malın ham maddesine (ki bu hammaddelerin birçoğu yurtdışından geliyor ve dolarla satın alınıyor) hemen hemen her geçen gün zam gelirken, üretim maliyetlerinde önemli bir yer tutan doğalgaza da son gelen zamla beraber sanayicimizin, üreticimizin belini tamamen kırmış gibi gözüküyoruz.
Kırılmadıysa haberimiz olsun. Bir zam daha yapar, üreten çarkları tamamen durdururuz.
Tavuk üreticisi boşalttığı kümesinde röportaj veriyor. “Benim en büyük giderim yem ile enerji giderleri. Daha fazla zarar etmemek için tüm ürünleri kesime yolladım ve en azından ilkbaharda piyasa şartlarını görmek için bekleyeceğim…”
Süt üreticisi kendisine uzatılan mikrofona şöyle sesleniyor. “Süte yapılan göstermelik zam, kullandığımız yeme yapılan zammın çok altında kalıyor. Bazı arkadaşlar ineklerini kesime yolluyorlar. Millî servetimiz yazıktır, günahtır…”
Domates hasatını yapan üretici ise kameralar önünde ağlamamak için kendini zor tutuyor. “Kilosunu üç liraya mal ettiğim ürünümü tarlada bir liradan satmak zorunda kalıyorum. Ürünün her aşaması maliyetle yürüyor. En sonunda gübre atmak zorundayız, yoksa ondan önce yaptığımız tüm aşamadaki emekler boşa gider. Geçen sene almış olduğumuz bir torba gübrenin fiyatı üçe katlandı…”
Üreticilerimize destek vermek zorundayız. Bunun başka bir çıkar yolu olmadığını er yâ da geç mutlaka anlayacağız. Bunu daha az zararla atlatabilmenin tek yolu budur. Ürün ithalatı, hele ki temel gıda ürünleri ithalatı içine düşülmüş girdap gibidir. Sizi dibe çektikçe çekecek ve sonunda zemine yapıştıracaktır.
Sanayide kullanılan doğalgaza daha doğrusu üretime yapılan zam, halkına şirin gözükmeye çalışan iktidarların konut’ta kullanılan doğalgaza zam yapmadık aldatmacasının en basit örneğidir. Yahu senin üretime yaptığın % 20 zam, benim kullanmak zorunda olduğum ürünlere % 40 yansıyacak.
Nedir bu gidişat?
Ülkedeki ekonomik sıkıntıları hep beraber göğüslemeliyiz. Sıkıntıyı bir kesime yansıtmamalı genele yaymak zorundayız. Bir tarafta Halk Pazarında çöplerden bir şeyler bulmaya çalışan insanlar varken, diğer tarafta beş yıldızlı otellerde devletin parasıyla milyonluk toplantılar yapmamalısınız. Porsiyonları küçültün derken senin de tasarrufa gittiğini görmem lazım benim. Maaşlarda adalet olmalı mesela…
Doktoruma ver helal hoş olsun, ama hemşiremi, röntgencimi, radyolojicimi kısacası diğer sağlık çalışanlarımı da üzme.
Asgari ücretliye istediğinin de üzerinde vermek lazım, aldığı parayı zaten piyasada harcayacak, esnaf kazanacak.
‘’Kaynak nerede?’’ Diyebilirsiniz hakkınızdır. Kaynak israfı önlemekte. Bu ülkenin kaynakları onlarca ülkeyi besleyebilecek kapasitede, yeter ki düzgün ve verimli kullanılabilsin.
İyiliğe zam yapılsın mesela, hoşgörüye % 50 zam yapılsın. Selamlaşmaya % 100 zam lazım mutlaka…
Umutlara % 80 olmalı, azı kurtarmaz. Unutmayalım saydıklarımda sermaye sıfır. Dışa bağımlı değiliz. İstediğimiz kadar harcayabiliriz. Kaynağı biziz.
Böyle zam yağmurları istiyoruz.
ZAM… ZAM… ZAM…
